Dünyanın en şanslı terör örgütü bizimkiler olsa gerek. Çünkü her zaman onlara hak veren ve destek çıkan birileri oluyor. Dünyanın en kanlısı için bile ülkemizdeki bazı guruplardan biz onlara şöyle haksızlık yaptık; böyle haksızlık yaptık; o yüzden onlar haklılar türünden binlerce güzelleme dinleyebilirsiniz. Bunlar adam öldürüyor, milli serveti yakıyor, cana kıyıyor, huzuru bozuyor diyemeyince kolay bir tekerleme ye geçiyorlar! Biz haklarını yedik onlar o yüzden terörist oldular!
Bütün bu söylenenleri duyan terör örgütü kendisi de bunlara inanarak; “bak onlarda böyle düşünüyor demek ki haklıyız; öyleyse daha fazla kan, daha fazla yıkım, daha fazla can yakalım” deyip hurra saldırıyorlar.
Şunu kati bir şekilde söyleyebiliriz ki herkes aynı dili kullansın ve desin ki bu teröristler canidir, gafildir haindir ve de haksızdır diye; bunlar cesaret edip eline silah alamazlar. Bu söylediğim destek sözlerinin yalnız HDP gibi etnik kimliği öne çıkaranlar tarafından yapıldığını sanırsanız yanılırsınız. Çünkü gerek PKK gerekse diğer örgütleri haklı çıkaran söylemlere en muhafazakâr kesiminden en radikal sol düşünceye kadar her alanda rastlamak mümkün oluyor. Israrla söylüyorlar biz haklarını yedik ondan dolayı bunlarda silahını alıp dağa çıktılar diye!
Evet devlet, bir örgütlü toplum düzenidir ve hata yapması muhtemeldir çünkü icraatlarını ve hüküm yetkilerinin tamamı insan eliyle icra edilir. İnsan denen eşrefi mahlukat hata yapmasıyla da ünlüdür. Şerefli bir varlıktır ama hatalarından münezzeh değildir. Devletin hata yapması insanların dağa çıkmasını gerektirmez; eğer gerektirse Anadolu’da dağa çıkmayan insan kalmaması gerekir. Çünkü devlet tarafından haksızlığa uğramayan kişi yok gibidir. Bu haksızlıkların bazısı yasalardan kaynaklı olabileceği gibi bir kısmı da kişilerden kaynaklı olabilir. Bendenizde bir devlet görevlisi olarak hata yapmış olabilirim. Aynı zamanda bir devlet görevlisi olarak haksızlığa da uğramış olabilirim.
Öyle ise bu teröre hak verenlerin hiç mi izanı, fikri ve aklı yoktur. İşte inanın burada insan diyecek bir şey bulamıyor. Bir masum insanın bir caniyi haklı çıkarması için caniden bir beklentisinin olması gerekir. Yani terörün oluşturacağı metaforun savuracağı tozların birilerinin gözünü kör etmesi beklenmekte böylece kendi düşüncelerini hayata geçirmek istemekteler diye düşünüyorum. Yani onlar zayıflatsın da biz indirelim beklentisinden başka hiçbir şeyle açıklanamaz bu durum. Ve bu durum Türkiye’den başka hiçbir yerde görülmez, görülemez.
Önceleri devlet bize yatırım yapmıyor hakkımız yenildi diyorlardı. Şimdi yatırımları yapan araçları yakıyorlar. Şu şu hakkımız verilmemişti diyorlardı şimdi diyorlar ki biz terör yaptığımız için bu haklar verildi öyleyse daha fazla kan dökersek daha fazlasını alırız..!!!
.........................................................
Evet, şimdi hakları vermede eşit olalım ve her kesin hakkını verelim!
- Devlete baş kaldıranın hakkı ne ise o verilsin
- Vergisini vermeyenin, elektrik parası ödemeyenin hakkı neyse o verilsin.
- Ödediğimiz vergilerle kaymaklı maaşı alıp örgüt propagandası yapan milletvekillerinin hakkı ne ise o verilsin.
- Bizleri kendi öz yurdumuzda parya yapmaya çalışanların bir ilden diğerine seyahat edemememize sebep olanların hakkı ne ise o verilsin.
-Belediye otobüsünü, iş makinesini devletin kamu binalarını yakanların hakkı ne ise o verilsin.
- Ekmeğimizi bölüşürken sevgiyle gözlerinin içine baktıklarımız insanların bizlerin ekmeğini zehirlemek istemelerinin hakkı ne ise o verilsin.
- Bir ülkede yaşamanın, vatandaş olmanın yurttaş olmanın gereklerini yerine getirmeyip, ülkesini zayıf düşürmeye kalkışıp hak arayanların hakkı ne ise verilsin.
- Güzel yurdumda gözü olan düşmanın emellerine, çıkarlarına bilerek veya bilmeyerek hizmet edenlerin hakları tez elden verilsin.
- Memleket, vatan, millet, yurttaş, din kardeşi, karındaş, milli sınırlar gibi kavramları hep ideoloji gibi görüp yada kendi ideolojisine karşıt zannedip bu kavramları eskitmeye çalışanların hakkı neyse onu verin.
Bunları istemekte bizim hakkımız ve dahi hakkımızı isteriz.
HAKLARINI VERELİM!