MESAB SOSYAL PROJESİ

Okulların açılmasıyla birlikte salgın bir hastalık dalgası da yayılıverdi. Bu aralar Başkent’te kimin çocuğunu sorsanız hasta. Uzun bir yaz tatilinin ardından çocuklarımız okullarıyla ve de arkadaşlarıyla buluştu. Uzun bir hasret döneminden sonra kaynaşınca hastalıklar ondan ona bulaşarak bir zincir haline geldi.Uzman gözü ve edasıyla değil Bu hali gördükten ve de yaşadıktan sonra bazı fikirlerimiz oluştu.Bunu sesli bir şekilde dile getirelim istedik.

Doğum zamanı topuk kanı alınması haricinde aşıları saymasak çocuklarımız için uygulanan genel bir uygulama, sağlık taraması var mı bilemiyoruz. Sadece doğduğunda topuk kanı alıyoruz ondada birkaç spesifik tahlil yapılıyor, genetik yatkınlık vs. Oysa ki sonradan çevresel faktörler ile birlikte oluşabilecek hastalıklara yönelik profesyonel bir uygulama görmüyoruz. Aralarda belirli gün hafta önemine binaen birkaç etkinlik oluyor ama o da o günle sınırlı kalıyor. Oysaki bunu bir milli eğitim ve Sağlık Politikası olarak birleştirebilirsek maddi ve manevi kazanımlarımızın yüksek olacağı kanaatini taşımaktayız.

Milli Eğitim ve Sağlık Bakanlığı iş birliği yaparak bu konuda önemli adımlar atılabilinir.(Mesab Projesi mesela) Çocuklarımız okula başlama yaşından itibaren düzenli olarak muayene edilirse ilerde oluşabilecek hastalıkların önüne geçilerek hem gelecek neslimizi bedenen ve ruhen kurmuş olacağız.(Ruhen değer verme algısı)

Şimdi okulların açılmasıyla birlikte ilk ve orta öğrenimdeki tüm çocuklarımız genel bir sağlık taramasından geçirilse tahlil vs. tetkikleri sene başında ve de sene sonunda olmak üzere yılda iki kez yapılsa güzel olmaz mı?

 Bizim ülkemizde anne babalar olarak çocuklarımızla o kadar da iyi ilgilenmiyoruz ve ya ilgilenemiyoruz buna sosyal ekonomik tüm şartları ekleyebiliriz. Haliyle çocuğun sağlık durumu anne babasının anlayış uhdesinden alınıp devlet uhdesinde değerlendirilse güzel olmaz mı?

İlerde bu çocukların büyüyüp yakalanacağı hastalıklar için ödenecek SGK ücretlerinin önüne geçilse milli servet açısından güzel olmaz mı?

Bu çocuklarımız hastalık pençesinde kıvranmadan hayatlarını kaliteli bir şekilde yaşasalar güzel olmaz mı?

Gösteriş peşinde koşmadan STK’larımız bu uygulamaya ortak olsa, Türk Tabipler birliği Devlet tarafından görevlendirilen doktorlar haricinde gönüllü hekimleri ile bu işe destek verseler, Türk Diş Hekimleri yıl içindeki etkinlikler haricinde bu profesyonel organizasyonun içinde yer alsa güzel olmaz mı?
Tüm bunları gerçekleştirerek Sosyal devlet ve sosyal toplum olgusunu pekiştirsek güzel olmaz mı?

Bu konuda ilk adımı Milli Eğitim ve Sağlık Bakanlıklarından bekliyoruz. Sonuçta tek başına bir iktidar partisi var. Koalisyon yok ki diyelim ki bakanlıklar anlaşamaz. Anlaşılmaması için bir sorun yok. Çok mu uçtuk dersiniz, zannetmem. En azından zamlar kadar değil. Tüm STK ve ilgili kuruluşlar bu konuda katkı sunmalıdırlar. Hatta gelin ilk pilot uygulamasını da Gümüşhane’den başlatalım. Ne de olsa küçük bir vilayetiz. İlkler bizden olsun…
Geleceğimiz olan çocuklarımız için bu hizmeti vermek bu gün sınırında binlerce Suriyeli Vatandaşı yedirip içiren giydiren üniversitelerinde okutan büyük Türkiye için zor olmasa gerek diye düşünüyoruz.

Saygılarımla…
YORUM EKLE