MİLLETİN GÜNÜ “CUMHURİYET”

Bugün şehrin meydanları cumhurla dolup taşmalı, en büyük milli gün olduğu her kesimce hissedilmelidir. Gerçekte yediden yetmişi büyük bir çoşkuyla kutlaması gereken bir günken devlet törenlerinde kalıyor. Esasen Milletin günü bu gündür.

Cumhuriyet Bayramı Kutlu olsun her yıl 29 Ekim’de ulusça, coşkuyla, kıvançla, onurla kutladığımız en büyük milli bayramımızdır. Türk milleti için çok önemli ve değerli bir gündür.  Millet olma bilincini kaybeden yanı başımızdaki toplumların durumundan yola çıkarak bunu daha iyi anlayabiliriz. Cumhuriyet Birlik beraberliğin adıdır.

Milletin özünde var olan özgürlük ve eşitlik gibi en temel insan haklarından olan evrensel değerlerin bu değerleri özümseyerek yaşam biçimine dönüşmüş, çağdaş bir yapıda yaşamını sürdürmeye başlamış bir halk tercihinin yönetim şekli Cumhuriyettir.

Çürümüş bir hanedanlıktan uzak, milletin iradesinin resmidir. Bu nedenle atalarımızın bizlere bıraktığı Cumhuriyetin anlam ve önemini çok iyi kavramak, Cumhuriyet değerlerine sahip çıkmak, onları korumak görevimizi hakkıyla yerine getirmek durumundayız.

Cumhuriyetin değerini Mustafa Kemal Atatürk’ün Sözleriyle vurgulayalım:
• “ Türkiye devletinin şekl-i hükûmeti cumhuriyettir.
• Bugünkü hükümetimizin, devlet teşkilatımızın doğrudan doğruya milletin kendi kendine, kendiliğinden yaptığı bir devlet ve hükümet teşkilatıdır ki onun adı Cumhuriyettir. Artık hükümet ile millet arasında geçmişteki ayrılık kalmamıştır. Hükümet millet ve millet hükümettir.
• Türk milletinin karakterine ve adetlerine en uygun olan idare, Cumhuriyet idaresidir.
• Cumhuriyet,  demokrasi sistemiyle devlet şekli, yüksek ahlaki değer ve niteliklere dayanan bir idaredir. Cumhuriyet fazilettir.
• Türk Milletinin tabiatına ve geleneklerine en uygun olan yönetim, cumhuriyet yönetimidir
• Cumhuriyet, yeni ve sağlam esaslarıyla Türk milletini emin ve sağlam bir istikbal yoluna koyduğu kadar, asıl fikirlerde ve ruhlarda yarattığı güvenlik itibariyle, büsbütün yeni bir hayatın müjdecisi olmuştur.
• Cumhuriyetimiz öyle zannolunduğu gibi zayıf değildir. Cumhuriyet bedava da kazanılmış değildir. Bunu elde etmek için kan döktük. Her tarafta kırmızı kanımızı akıttık. İcabında müesseselerimizi müdafaa için lâzım olanı yapmağa hazırız.

Artık hükûmet ve hükûmet mensupları kendilerinin milletten ayrı olmadıklarını ve milletin efendi olduğunu tamamen anlamışlardır.
Türkiye Cumhuriyeti, cihanda işgal ettiği mevkiye lâyık olduğunu eserleriyle ispat edecektir.
Türk milleti emniyet ve saadetinin kefili olan prensiplerle medeniyet yolunda, tereddütsüz yürümeğe devam edecektir.
• Gelecek nesillerin Türkiye’de Cumhuriyetin ilanı günü, ona en merhametsizce hücum edenlerin başında, cumhuriyetçiyim iddiasında bulunanların yer aldığını görerek şaşıracaklarını asla farz etmeyiniz! Bilâkis, Türkiye’nin münevver ve cumhuriyetçi çocukları, böyle cumhuriyetçi geçinmiş olanların hakikî zihniyetlerini tahlil ve tespitte hiç de tereddüde düşmeyeceklerdir.
• Cumhuriyet düşünce serbestliği taraftarıdır. Samimî ve meşru olmak şartıyle her fikre hürmet ederiz. Her kanaat bizce muhteremdir. Yalnız muarızlarımızın insaflı olması lâzımdır.”[1]

 Cumhuriyeti bizlere emanet eden, Atatürk ve arkadaşlarını, aziz şehit ve gazilerimizi, verdikleri mücadeleler anadoluyu ayağa kaldıran bilge önderlere Allah’tan rahmet diliyorum.