Efendim, geçtiğimiz hafta Almanya’nın Münih Şehrine bir seyahat gerçekleştirdik. Münih, Güneş Enerjisi ve Teknolojileri ve Enerji Depolama Sistemleri üzerine düzenlenen uluslararası Fuara ev sahipliği yapıyordu. Avrupa’nın kalbi Almanya, Almanya’nın kalbi konumunda Münih şehri üzerinden Sosyal, Kültürel, ekonomik açıdan birçok tespitlerimiz oldu. Sizlerle paylaşmak istedik.
Uçak Münih’e doğru alçalmaya başladığında şehrin düzlük bir arazi üzerinde parsellere ayrılmış bir şekilde düzenli ve muntazam olduğunu gördük… Çok olmasa da oldurulmaya çalışılmış yeşil bir arazi ile karşılaşıyorsunuz. Havaalanı şehir merkezine 100 km mesafede lakin öyle bir yeraltı treni ağı var ki kısa sürede Havaalanına ulaşabiliyorsunuz. Şehir merkezinde çalışılıp, uzağında istirahat edilen türde konutlar şehir merkezi dışında genelde bir veya iki katlı.
Şehir merkezine doğru inip kalacağımız otele doğru yaklaşırken binaların hiçbirinin dış yüzeyinde bizimkisi gibi iki cıvata üzerinde klima yoktu. Binalar genelde bitişik nizamdaydı ama hiçbirinin de balkonu da yoktu.
Kalacağımız otele girişte Osmanlı Tuğrası gözümüze çarptı ve yanında Arapça Allah Yazısı… Oteli internetten bulmuştuk ama Doğru yerdeydik… Sonradan öğreniyoruz ki Otel sahibi bir Türk’müş ve çalışanların çoğu da Türk. Bu bizi mutlu etmişti. Daha sonrasında Resepsiyon görevlilerinden Uygur Türkü Kaşgarlı Mehmet Abi ile tanıştık.15 yıldır burada yaşıyor. Bizi görünce çok sevindi, ne ikram edeceğini şaşırdı. Bize Osmanlı Torunu diyordu, hoşumuza gidiyordu. Üzerinizde memleket tozu var o bile bize yeter demesi bizleri duygulandırmıştı. Ona Münih nezdinde Almanya’yı, Avrupa’yı burada yaşayan Türklerin durumunu ve etkileşimini sorduk çok ilginç cevaplar aldık:
Avrupa’da yaşayan Türkler için Avrupa aslında cennet değil. Yıllar önce gelinmiş, yerleşilmiş geri dönmek isteseler de çoluk çocuk derken dönememişler.15 Temmuz gecesi yaşanan olayları dehşet içerisinde izledik. Buradaki Avrupalılar Türk halkının 15 Temmuzda göstermiş olduğu cesareti anlamakta zorlandı, şaşırdı kaldılar. Buradaki Türklerden Cumhurbaşkanımızı çok sevenler de var çok korkanlarda, sevmeyeni yok. Avrupalılarda korkuyor. Bizimkilerin korkusu Almanya-Türkiye ilişkilerinin bozulması korkusu, Avrupalıların ki böyle değil. Bizim Türkler iki ülke arasında gerilim olsun istemiyorlar Çünkü gerilim arttıkça Avrupa devletlerinin ve insanlarının da kendileri üstündeki baskıları artıyor. Yani sıkıntıyı biz çekiyoruz. Zaten buralarda Alman değilseniz 2.sınıfa düşüyorsunuz, Hristiyan değilseniz bir kademe daha düşüyorsunuz. Onun için biz Türklerin burada rahat olabilmesi birazda siyasetçilerimizin tavrına bağlı. Bir gün iyi bir gün kötü politika yerine, köklü ve sistemli bir politika olması gerekir diye düşünülüyor. Buranın halkı evet Hristiyan ama gelen nesil İslam’a karşı soğuk değil, güzel bir şekilde yaklaşıldığında bir anda Avrupa’nın Müslüman olması içten bile değil.
Almanya, ekonomisi güçlü bir ülke. Münih; sanayinin başkenti konumunda. Hafif raylı sistem, metro ve çokta gerek olmayan ama bir alternatif olarak tutulan otobüsleri ile ulaşım problemini adamlar çözmüşler. Ha bir de ulaşımda bizdeki gibi bilet kontrolü yok. Otokontrol mekanizması çalışıyor. Herkes biletini alıyor almayanların oranı yüzde beş civarında ve bunun çoğu da göçmenler. Alman vatandaşları kurallara sıkı sıkı uyuyor, Alman disiplini dediklerine şahit olmuş olduk. Ve daha birçok şahit olduğumuz olaylar, onlarda kısmetse haftaya ki yazımızda.
Hayırlı iftar ve sahurlar…
Sevgi ve Saygılar.