1962-202∞
“Tevekkül, bütün dünya bir araya gelip engellemeye çalışsa bile Allah'ın senin için takdir ettiği şeyin sana ulaşacağına; bütün dünya bir araya gelip sana yardıma çalışsa bile Allah'ın senin için takdir etmediği bir şeyin sana ulaşmayacağına inanmandır.” İmam-ı Gazali
Kişiyi ölümden eceli korurmuş. Ecel gelene kadar seni kimse yıkamaz, o gelince de seni kimse tutamaz. Her ölüm anidir, erkendir sevenleri için. Takdiri İlahi… Her nefisin bu tadı tadacak olması muhakkak, biraz erken biraz geç, Amentüye iman etmiş bir inançla baş üstüne…
Mustafa CANLI,
Kelimelere, sayfalara sığdırılamayacak bir karakter… Yine de vefa adına iki cümlenin beli kırılmalı…
Bir Mustafa CANLI geçti bu memleketten, bu dünyadan…
Ardında şaşkınlıklar içerisinde, hüzün, gözyaşı bırakarak gitti.
Efendime söyleyeyim, canımı sıkma derken canımızı sıktı da gitti.
Tezene yaylalarında başlayan hayat yolculuğu Cerrahpaşa’nın odalarında son buldu. Vay gidi Cerrah paşa artık bizde senin suyundan içmeyeceğiz, yolcu da olup geçmeyeceğiz önünden…
Tanıyanlar bilir ve şehadet ederler ki O, secdei rahmanda iki büklüm kul, ayağının değdiği her yerde içimizden biri olarak olabildiğince mütevazıydi.7’den 70’e herkesin gönlüne taht kurmuş, Adam gibi Adamlığın kitabı yazılsa içinde Onunda olduğu bir karakter, bir şahsiyet, bir duruş…
Şahsına münhasır kişiliği ile Psikologların ve de sosyologların yakından incelemeleri gereken bir kişiliktir aslında. Bir akşam vakti bir kapıyı çalıp, normal siyaset kurullarının alışagelmiş oy kaygısının dışında, sanki seçim yokmuş da gelen bir misafir edası ile oy istemesi beklenirken evin abisi, kardeşi, haneden bir kişi edasıyla “yemek var mı? “ diyecek kadar rahat içten, ceketini, kravatını düzeltmek yerine sağ elini yanağına koyup, ayaklarına karnına çekerek şurada 5 dk uyusam diyecek ve biz karşısındakilerin anlayamayacağı derin bir psikolojiye sahip bir Mustafa CANLI…
37 Yaşında Çorum Tedaş İl Müdürü iken, Genel Müdür, Müsteşar olma fırsatı varken, rahat ve sakin bir hayat yaşama anı varken, elinin tersiyle iterek bir ömür geçecek tüm sıkıntıları göze alarak memleket, toprak aşkına, Gümüşhane coğrafyasına sevdalanmanın adıdır Mustafa CANLI…
Tanıyanı tanımayanı Ona Başkanım derdi. Başkanlık ta yapmıştı, Milletvekilliği de, Birçok Müdürlükte ama O Başkan Kelimesinin hakkını veren arandığında bulunan, bulunduğunda sorun varsa sorunu çözen hayati manada lazım gelen Baş kanın olması gereken Başkan Mustafa CANLI’ydı…
Üç dönem üst üste Belediye Başkanı seçilmesi, Milletvekili olarak seçim kazanması başarısından ziyade en büyük başarı zaman ve koşullara göre seçim kaybetmiş gibi görünse de gönüllerde kazanmışlığın Merhum Muhsin YAZICIOĞLU’na dedindiği gibi “ İkinci oyum olsa senin” denildiği yüzde doksanlık bir gönül fethinin adıdır aslında Mustafa CANLI…
Gök kubbede hoş bir sada bırakmanın adıdır Mustafa CANLI…
Annemin hem dayısının hem halasının oğlu olması bir yana, rahmetli babamın hastalandığı günlerden üniversite yıllarıma ve sonrasında düğünümüzden, cenazemize kadar herkeste olduğu gibi bizim yanımızda da duran bir sırt, bir Ağabey olarak Mustafa CANLI hafızalarımıza kazınmış duruşuyla gurur kaynağı olarak yaşayacak ve yaşatılacaktır…
Allah’tan rahmet diliyoruz. Mekânı Cennet olsun. Rabbim Ahirette yüzü gülenlerden eylesin.
Biz, varsa hakkımızı helal ediyoruz, sizlerde haklarınızı helal ediniz dostlar.
CANLI Ailesi Başta olmak üzere, tüm sevenlerine de sabır dileklerimizle
Üstat Necip Fazıl ile bitiriyoruz
Gideriz nur yolu izde gideriz
Taş bağırda sular dizde gideriz
Bir gün akşam olur bizde gideriz
Kalır dudaklarda Şarkımız bizim...
Selam ve Saygılar…
Sevgili Mustafacığım, Güzel Kardeşim, Bir Tane İnsan,
Allah'ım hesabını en güzel rahmetini bol eylemiştir inşAllah. Gerçek Gümüşhaneli seni daha yeni yeni anlamaya başladı. Elbette seni çok sevdi lakin kıymetini bilemedi. Zannetti ki ömür boyu hep onlarla yaşayacaksın. Ama anlayanların da burada iki satır yazı yazacak dermanı yok. Artık hep kalplerimizdesin. Gençlik desen çocuk yaşta yapacak görevlerinin değil de diğerlerinin peşinde. Gümüşhane gençliği zamanının önemli bir bölümünü boşa harcıyor. Ne yazık. Altı aydır şehirdeydim hep dolaştım, özellikle yürüdüm ve konuştum lakin heyecanlanamadım bir türlü. Bu telefon ve internet meselesine bir sınır koymalılar, malum onlardan beklentilerimiz var. Ayyıldız logolu tişörtlerimizin hakkını sadece giyerek veremeyiz. Toplu taşımalarda küçükler büyüklerini çoktan unutmuş. İstanbul bile bizim buradan daha iyi. Olacak iş mi ?. Hani dünyanın en büyük internet sayfamız var ya, buraya bile ilgisizler. Halbuki bu sayfaları her gün değil haftada bir kez ciddi bir şekilde takip etseler nelerden haberdar olup belki de görevlerini hatırlayacaklar. Çünkü burada çok emek harcanarak yazılmış kıymetli tespitler var. Mustafa Canlı gençleri hep okumaya teşvik ediyordu. Ne yazık ki bizim gençlik bu küçük şehirde kitaplardan çok başka ufuklara yelken açmış vaziyettedir. Gümüşhane’de değeri yüksek ilim dallarına da çok ihtiyaç vardır. O kadar lüzumsuz bölüm açılmış ki zamanlar boşa harcanıyor. Bir tane adam akıllı Gümüşhane Tıp Fakültesi neden olmasın. Canlı’mız sağ olsaydı bu konuda da çok yol almıştı. Tıpkı eski stadımıza sahip çıktığı gibi. Nerde şimdi o tarihin kesişme noktası stad. Ancak yaradana gideceğimiz zamanı biz bilemiyoruz elbette. Trabzonlular her önemli oluşumu sahile kaydırmışlar. Hala da devam ediyor. Bize çok güçlü ve işin erbabı insanlar gerek. Onların sayısı da çok değil. Yani klasik bir cümle ama buraya da yazmadan edemeyeceğim. İnanın neredeyse her ile gittim çalıştım ama bizim bura gibi sahipsiz bir yer görmedim. Taşın altına elimizi ne zaman koyacağız ey memleketim. Başka bir konu ama çok önemli; köye gidiyorum yollarda o kadar insan taşıdım ki genellikle yaşlı elinde paketi, torbası, kutusu velhasıl yükü olan yolculardı. Biz istesek de onları yolda bırakıp gidemeyiz, öyle yetişmedik çünkü. Dedim teyze otobüsünüz gelmiyor mu ?. Çok uzak değil ki bir otobüs bu sağlıklı ortamda gelebilir. Teyzem o yaşta ağır bir torba taşıyor ve laf dönüp dolaşıp Mustafa Canlı’mıza geliyor. Teyze öz oğlumu kaybetmiş kadar üzülüyorum dedi. Canlı’nın şehirde bıraktığı etki bu. Uzatmayayım ne güzel yorumlar söylediğini tahmin edersiniz. Konumuz sevgili Mustafa olduğu için onunla ilgili birkaç satır yazmak istedim. Hani buradan da bir muhalefet çıkarmayalım lütfen. Mustafa bizim için büyük kayıptır. Daha çok yıllar geçecek ve hayallerde yaşayacaktır. Çünkü bizim ömrümüz onu unutmaya yetmez. Yüce Mevla mekanını cennet, sorgularını her daim kolay ve Hz. Peygamberimize (SAV) komşu eylesin inşAllah.