SN.OLTAN SUNGURLU İLE “SEÇİM SONRASI VE CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ” ÜZERİNE SÖYLEŞİ...

Adalet ve Milli Savunma Bakanlarımızdan, siyasetin duayen isimlerinden değerli hemşerimiz, büyüğümüz Sn. Oltan SUNGURLU’ya 2014 yerel seçimleri ve yaklaşan Cumhurbaşkanlığı seçimlerini sorduk:

“Öncelikle Cumhurbaşkanlığı seçiminden başlayacak olursak;

Cumhurbaşkanlığı için Sn. Başbakanın olacağı gibi bazı belirtiler, kıstaslar var. Rahmetlik ÖZAL herkesin bir hesabı var Yaratanında bir hesabı var derdi. Şimdi Ak Parti %45 oy aldı, bundan çıkan netice Başbakan Cumhurbaşkanı seçilebilir. Sn. Abdullah GÜL’ün şansı olduğunu sanmıyorum. Ak Partinin adayı Sn. Başbakan’dır. Bütün işaretler Onu göstermekte. Bütün toplantılar, hepsi işin alıştırmasıdır, teşkilatın, ekiplerin bu işe ısındırılmasıdır.

Burada her ne kadar Başbakanın %45 oyu var gibi görünse de aslında %45’in dışında da oyu var.

Birincisi;

Güneydoğu seçmeni büyük ihtimalle Sn. Başbakanın yanında olacaktır. Çünkü Güneydoğu politikasında CHP, MHP Güneydoğu halkının isteklerine cevap verememiştir. Bu sebeple Güneydoğu seçmeni 1.turda vermese bile 2 turda oylar bu gün ki bakış açısıyla Sn. Başbakana gidecektir. Buda nerden baksanız %5-6 oy demektir.

İkincisi;

Yurt dışındaki seçmenlerde büyük ihtimalle Sn. Başbakanın yanında olacaktır. Sn. Başbakan sürekli yurt dışı gezilerinde bulunmakta oralara gidebilmekte, vatandaşları ile muhalefete göre çok daha sık bir şekilde görüşmekte oralarda propaganda yapabilmekte. Muhalefet partilerinin bu şekilde propaganda yapma şansı çok zor. Sn. Başbakan ile bu alanda yarışmak zor. Bu açıdan bakıldığında Başbakan avantajlı görünmekte… Gerçi oradaki seçmenin kime oy vereceğiniz bilemeyiz ama başbakan şanslı görünüyor.

Şimdi Cumhurbaşkanlığı seçiminde 1. Turda kim çıkar?

Başbakan %50 yi geçemez ise CHP’li bir aday ile 2. Tura çıkarlar.2. turda sağ seçmen CHP adayına kolay kolay oy vermez. MHP’li aday kalması çok zor ama şayet 2. Tura kalırsa o zaman tablo daha farklı olabilir. Sonuçta 2.tura büyük ihtimalle Başbakan ile CHP’li aday kalır ve kuvvetli ihtimalle Ak Partinin adayı Cumhurbaşkanı seçilir.

CHP ve MHP ortak bir aday çıkarabilir mi diye soracak olursanız, çok zor bir ihtimalle çıkarabilirler. Ancak o zaman Ak Parti adayını zorlayabilirler. Tabi Propaganda çok önemli…

Seçimlerde şunu görmüş olduk ki hırsızlık üzerine yapılan propaganda neticeye müessir değil. Neye müessir olduğunu belki milletvekili seçimlerinde yorumlarken söyleyebiliriz.

Cumhurbaşkanlığı çok önemli bir makam… Mevcut anayasamıza göre birçok yetkileri var. Yetkili organ hükümettir Ama Cumhurbaşkanı hükümeti engelleyebilir.


Sn.ÖZAL Cumhurbaşkanı iken Sn. Demirel Hükümeti rahat çalışmıştır. Fakat Sn. Demirel Cumhurbaşkanı ilen Sn. Erbakan Hükümeti rahat çalışamamıştır.

İşin farklı bir yönü de şu:

CHP liler Cumhurbaşkanını icranın başı gibi görme gibi bir yanılgı içerisindeler. Şu anda Sn. Abdullah GÜL Ak Partinin icraatlarını yürütmeye kalksa Ak Parti buna razı olur mu? Hayır. Bu durumda Kendinden olan birisi cumhurbaşkanı olunca gelecek olan başbakanında bu razı olmasını beklemek doğru olmaz. Anayasada icranın başı, devletin başı başbakandır. Bundan dolayı CHP’nin Cumhurbaşkanlığını icranın başı olarak görmesi ve dile getirmesi doğru bir düşünce ve davranış tarzı değildir.

Anayasa Cumhurbaşkanına yetkiler vermiş ama ülkenin yönetimini vermemiş. Yönetim hükümete ait bir iştir. İcranın başı olması, devletin başı olması hükümete aittir. Siz yasanın vermediği Başkanlık sistemini hukuk dışı yollarla getirirseniz ki devlet demek hukuk demektir, Cumhurbaşkanlığı makamı ile hukuku ihlal etmeyi düşünürsen yanlış yaparsınız. Bu laflar Sn. Başbakana ait değil daha alt tabakadan zuhur eden sözler ama sonuçta yetkili ağızlardan söylenmiş sözler.

Seçimlerden sonra Başkanlık Sistemi tekrar konuşulmaya başlandı. İlk başta bizde belediye yönetiminde çok iyiydi fakat daha sonraki yıllarda gördüğüm şu oldu ki Başkanlık Sisteminin müthiş bir kontrol sistemine ihtiyacı vardır. ABD’de bu böyle… Bizim başbakanımız emin olunuz ki ABD başkanından daha geniş yetkilere sahip. ABD Başkanı savunma sistemi ve dış konularda yetkili onun haricinde yetkileri kısıtlı. Başkanlık sistemi olduğunda bu yetkilere kontrol gerekli ki sonradan gelen nesillerde sistemde sıkıntı olmasın.

Yerel seçime gelince;

2014 yerel seçimlerinin ana propagandasında;

Menderes’i astınız, Özal’ı zehirlediniz, Erdoğan’ı yedirmeyiz söylemi ile

İsrail’e Başbakan’ı yedirmeyiz güçlü propagandaları ile

Paralel Yapı ile Mücadele tavrı ile ve en son Dış işleri Bakanlığı tapeleri ile oluşan tablo içerisinde Başbakan tek başına seçimi kazanmıştır.

Şimdi Cumhurbaşkanlığı seçiminde ana malzeme olarak Paralel Yapı ve Anayasa Mahkemesi işlenmeye başlamıştır. Bu seçimde de destek verin Anayasa Mahkemesi engelini ortadan kaldıralım söylemi ile tabanda bir destek arayış propagandası olabilir…”

Sn. Bakana söyleşi için teşekkür ediyoruz.

Sevgi ve Saygılar.
YORUM EKLE