Gümüşhaneli sporcular hem Avrupa’nın hem dünyanın bileğini büküyorlar

Gümüşhane’deki bilek güreşi sporcuları başarı hikayeleriyle gençlere örnek oluyor. 33 milli sporcu durmaksızın yeni turnuvalara hazırlanıyor.

Gümüşhane’de son yıllarda çocuk yaşlardan itibaren sevdirilen bilek güreşi sporu başarıyı da beraberinde getirdi. İlk yarışmasında Türkiye, Avrupa ve Dünya Şampiyonları çıkaran şehirde 33 milli sporcu yeni turnuvalara hazırlanıyor.

Zor coğrafi şartları nedeniyle doğuştan güçlü sporcuların yetiştiği Gümüşhane’de son yıllarda bilek güreşi sporuna yapılan yatırımlar meyvelerini vermeye başladı.

Özellikle şehrin ilk kadın bilek güreşi sporcusu Şükriye Yılmaz’ın dünya şampiyonu olmasının ardından kadınların da ilgi gösterdiği sporda üst üste şampiyonluklar gelmeye başladı.

Bu branştaki başarı ivmesini gören Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’nün özel antrenman salonu kurmasıyla hız kazanan çalışmalar devam ederken sporcular Covid-19 salgını nedeniyle ara verilen turnuvalara harıl harıl hazırlanmaya devam ediyor.

Bilek güreşinde Gümüşhaneli kadın ve kızların rol modeli olan Türkiye, Avrupa ve Dünya Şampiyonu Şükriye Yılmaz, bilek güreşinin kendisinin dönüm noktası olduğunu belirterek bugüne kadar 13 şampiyonluğu olduğunu söyledi.

“Bu salon benim evim”

Dışarıdan kolay gözükmesine rağmen bu madalyaların kolay kazanılmadığını kaydeden Yılmaz, “Öyle bir zaman geliyor ki yemeğimizi salonda yiyoruz, yatıp kalkıyoruz, sabahladığımız zamanları biliyorum ben. Kolay olmuyor. Sonuçta emek verdiğim zaman benim içim rahat oluyor. Bu salon benim evim, ikinci evim. Gençler yaşlarının ve zamanlarının değerlerini çok iyi bilmeleri gerekiyor. Ne varsa bu yaşlarda var. Bu yaşlarda ne yaparsa ilerleyen zamanlarda onlarla o geçecek” diye konuştu.

“Toplam 13 tane şampiyonluğum var”

İmam Hatip Lisesine geçmesi ve antrenörü Davut Altuntaş’la tanışmasının hayatının dönüm noktası olduğunu vurgulayan Yılmaz, “Toplam 13 tane şampiyonluğum var. Eğer annem beni göndermeseydi belki de buralara hiç gelmeyecektim. Benim küçükken şöyle bir hayalim vardı: Biz köyde büyüdük, köy çocuğuyduk. Dedemin televizyonu vardı. Annem inekleri yedirmeye gidince ben de spor kanalı açardım. Voleybolcu kızların isimleri yankılanırdı. Hep düşünürdüm neden benim ismim bir gün yankılanmasın, hep isterdim. Gerçekten istediğin zaman oluyormuş. Sadece emek vermek gerekiyor. Ben bunu öğrendim” ifadelerini kullandı.

“Zayıf olan insanlar pes etmeyi tercih ediyor, ben zayıf olduğumu düşünmüyorum”

2017 yılında kendisini denemek için gittiğim ilk turnuvada Türkiye şampiyonu ardından aynı yıl Avrupa şampiyonu ve dünya üçüncüsü olan bir başka kadın sporcu Rabia Kayahan ise “Baktım bende umut var, devam edebilirim, çalışabilirim dedim ve hırslandım. Birde Dünya Şampiyonası'nda üçüncü olmak beni daha çok hırslandırdı. 2018’de dedemi kaybettim, 2019’da annemi kaybettim. Ama bana daima destek veren, dualarını eksik etmeyen insanlar benim daima devam etmemi ve başarılı olmamı isterdi. Okulumda da aynı şekilde sıkıntılar yaşadım annemin vefatından sonra ama pes etmedim. Hayat daima insanların karşısına zorluklar çıkarıyor. Zayıf olan insanlar pes etmeyi tercih ediyor. Ben zayıf olduğumu düşünmüyorum. Bu kadar insanın desteği varken bir insan bence kolay pes etmemeli. Hayat hiçbir şekilde insanların karşısına kolay veya böyle iyi şeyler çıkarmıyor. Bazı insanlar çok savaşlar vererek iyi yerlere geliyor” dedi.

“İlk denememde ‘sen çok güçlüsün, yapabilirsin’ dediler”

Türkiye ve Avrupa şampiyonu sporcu Berat Yıldırım da sokakta kurulan masada tanıştığı bilek güreşinde İstiklal Marşı'nı okutmanın bambaşka bir duygu olduğunu belirterek, “Sokakta, okulda bilek güreşi yapardık. İlk başta masa üzerinde başladığım zaman karşımdaki milli sporcuydu zaten. Bana ‘sen çok güçlüsün, yapabilirsin’ dedi. Türkiye üçüncüsü oldum. Türkiye üçüncüsü olduktan sonra 2018 senesinde ülkemizde yapılan dünya şampiyonasında dünya altıncısı oldum. Tanımadığım küçük çocuklar beni gördüğü zaman ‘Berat abi merhaba’ falan diyorlar. Bu benim hoşuma gidiyor ve daha hırslanıp daha güzel çalışasım geliyor. Ben 2019 senesinde Türkiye şampiyonluktan sonra Avrupa şampiyonu oldum ve ülkemizi en iyi şekilde temsil ettiğimi düşünüyorum. O İstiklal Marşı'nı okutmak, o gururu yaşamak, o heyecanı yaşamak bambaşka bir duygu zaten. Ben gençlere gelsinler antrenman yapsınlar, bilek güreşi öğrensinler, elini masaya koysunlar tavsiyesinde bulunuyorum. Şu anda şartlara göre Covid-19’dan dolayı antrenmanlarımıza ara vermeden devam ediyoruz ve gelecek olan şampiyonaya dimdik ve azimli şekilde çalışıyoruz” şeklinde konuştu.

Gümüşhane’de bilek güreşine altın çağını yaşatan ve 22 yıldır bilek güreşiyle uğraşan milli takım antrenörü Davut Altuntaş ise zorlu coğrafyasında tarlada, bağda bahçede çalışmaları nedeniyle Gümüşhane'nin çocuklarının çok güçlü olduğunu söyledi.

“Bilek güreşi masasıyla okul okul gezdim”

Bilek güreşini tanıtmak ve yaygınlaştırmak için aracının arkasına koyduğu bilek güreşi masasıyla okul okul gezerek sporu tanıttığını anlatan Altuntaş, “Bütün okullarda bilek güreşi branşını ortaöğretim ve lise okullarında tanıtım ve tanıttıktan sonra da bilek güreşi branşı 2019 yılında okul sporlarına girdi. Tabi bizim için aslında büyük bir avantaj oldu okul sporları ve çalışmaların meyvesini almaya başladık. Okul sporlarındaki Türkiye Şampiyonası'nda 12 madalya ile döndük. Ve biz orada milli takıma 2 sporcumuzu verdik Bu sporcularımız Yunanistan'da yapılan Avrupa Şampiyonası'nda biri Avrupa ikincisi oldu, biri Avrupa üçüncüsü oldu” dedi.

“22 yıldır hiçbir zaman vazgeçmeyi düşünmedim”

Bilek güreşi sporcunun kentteki öncü isimlerinden merhum Muharrem Ateş’ten gördükleriyle onun bıraktığı bayrağı devam ettirmeye çalıştıklarını kaydeden Altuntaş, “Türkiye veya Avrupa veya dünya şampiyonu yetiştirmek kolay değil. Bir antrenör olarak bunun gururu da çok farklı. 22 yıldır hiçbir zaman vazgeçmeyi düşünmedim. Ahlaklı sporcular yetiştirmek bizim için çok önemli. Sporcunun altın madalya alması veya başarılı sporcu olmasından ziyade ahlaklı sporcular yetiştirmek bizim için son derece önemlidir” diye konuştu.

“Dünya Şampiyonu Şükriye Yılmaz genç kızlara rol model oldu”

Dünya şampiyonu sporcu Şükriye Yılmaz’ın Gümüşhane’deki ilk kadın sporcuları olduklarını ve şu anda kentte bir rol model olduğunu ifade eden Altuntaş, “Bizim altyapımız ve Şükriye’den sonra yetiştirmiş olduğumuz bayan sporcularımız varsa bu Şükriye’nin vesilesiyle olmuştur. Çünkü Şükriye’yi aldıktan sonra Türkiye şampiyonu, Avrupa şampiyonu ve dünya şampiyonu yaptık. Yani şuanda Şükriye Yılmaz 3 yılın Avrupa ve Dünya Şampiyonu. Şu anda 9-10 bayan sporcumuz var Şükriye’nin yolundan giden, Şükriye’yi örnek alan ve o yüzden diyorum ki Şükriye Yılmaz bizim için Gümüşhane gerçek bir rol modeldir” şeklinde konuştu.

“Türkiye, Avrupa ve dünya şampiyonu olmuş sporcularımızın kıymetinin bilinmesi lazım”

Gümüşhane’nin şehir olarak küçük olduğunu fakat şampiyonlarının büyük olduğunu dile getiren Altuntaş, bu küçük şehirdeki şampiyonlara destek çıkılmasını isteyerek şunları söyledi: “Bu çocuklar bizim çocuklarımız, Gümüşhaneli çocuklar. Antrenman veya tesis noktasında hiçbir sıkıntımız yok. Bizim isteğimiz sadece bilek güreşi branşında başarılı olan sporcularımızı, 33 milli sporcumuzun, Avrupa ve dünya şampiyonu olmuş sporcularımızın kıymetinin bilinmesi lazım.”

“Bütün ailelere kapımız açık”

Altuntaş, ailelerden çocuklarını spora yönlendirmelerini de isteyerek, “Ailelerin çocuklarını spora yönlendirmesini istiyorum. Destek olmalarını istiyorum. Ailelerin de bize destek olması lazım. Bizim herkese kapımız açık. Bütün ailelere kapımız açık gelsinler, görsünler” ifadelerini kullandı.

“Gümüşhane olarak bilek güreşinde dünyanın, Avrupa'nın bileğini büken bir takımımız var”

Gençlere fırsat ve imkan verildiği zaman neler başarabileceklerini, neler ortaya koyabileceklerinin en güzel göstergesinin Gümüşhane’deki bilek güreşi sporcuları olduğunu dile getiren Gümüşhane Gençlik ve Spor İl Müdürü Mücahit Atalay da “Sunulan imkan doğrultusunda burada yer alan gençlerimizden dünya şampiyonları, Avrupa şampiyonları ve Türkiye şampiyonları çıktı. Elbette ki bu bizim için gurur vesilesidir. Mesela Şükriye Yılmaz kızımız İmam Hatip’te okurken bir dünya şampiyonu olarak karşımıza çıktı. Şampiyonlara ev sahipliği yapmak, bu çocuklara hizmet etmek bizler için gurur verici. Bilek güreşine gelmek isteyen birçok öğrencimiz, sporcu kardeşimiz var. Burada 33 sporcumuzla birlikte çalışmalarımız devam ediyor. Bu gençler her zaman bizim yüzümüzü ak ettiler. Bununla birlikte her zaman bizi gururlandırdılar. Ben hepsine teşekkür ediyorum. Şunu diyebiliriz ki Gümüşhane olarak bilek güreşinde dünyanın, Avrupa'nın bileğini büken bir takımımız var” dedi.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER