Avukat Seval Kaçıran, 7 Haziran’da yapılacak olan milletvekili seçimlerinde AK Parti’den aday adaylığı müracaatını yaptı. Kaçıran, AK Parti’te müracaat eden ilk kadın aday adayı oldu.

Gümüşhane-Bayburt Bölge Barosu Mahmut Oltan Sungurlu Sosyal Tesislerinde gazetecilere açıklamalarda bulunan Kaçıran, annelerin, kadınların, kızların sesi olacağını vadetti.

Aslen Karslı olup, 1993 yılında üniversite biter bitmez evlenerek Gümüşhane’ye gelin geldiğini ve bu tarihten beri aralıksız Gümüşhane’de yaşadığını hatırlatan Kaçıran, “Gümüşhane’de 1997 yılından beri de  serbest avukat olarak görev yapmaktayım. Aradan geçen 22 sene boyunca da tek bir defa dahi bu ilden ayrılmayı düşünmemiş birisiyim. Belki de  insanın gerçek memleketinin doğduğu değil, doyduğu yer olduğuna inandığımız için gitmeyi düşünmedik. Gümüşhane AK Parti Teşkilatı ile partinin kurulduğu 2001 yılı ağustosunda tanıştım. İlk kuruluşta il yönetiminde, siyasi ve hukuk işleri başkanı olarak il başkan yardımcısı oldum ve daha sonrasında da yerel yönetimlerden sorumlu il başkan yardımcılığı  görevini yürüttüm. Gerek kuruluş aşamasında ve gerekse de daha sonrasında parti kadın kollarının oluşumu ve çalışmalarında aktif olarak çalıştım. Hep dedim ve halen de derim, bu parti de en çok kadınlar çalışmıştır. Ancak bu çalışmalarına rağmen hak ettikleri karşılıkları da alamamışlardır. Seçimlere kadar kapısı çalınmadık tek hane bırakmadan çalışmışlardır.” dedi.

Partinin kuruluşu sırasında 6 yaşında, 4 yaşında ve 10 aylık üç çocuğu babasına bırakarak geç saatlere kadar partide görev aldığını kaydeden Kaçıran, “Gerek arabam ile ve gerekse yürüyerek çalmadık kapı, gitmedik köy bırakmamaya çalıştım. Bu parti bizim çocuğumuz gibiydi, çünkü parti bizim elimizde doğmuştu. Biz kurucular arasında bu nedenle farklı bir bağ vardır zaman ki sıcaklık, samimiyet ben ce daha farklıydı. Ben “AK Partiliyim” demenin neredeyse suç olduğu, böyle diyenlerin kınandığı, hor görüldüğü zamanlarda AK partiliydik. Sakın sonradan gelen arkadaşlarımızı yerdiğim sonucu çıkmasın. Ancak bu partide en çok cefa çekenlerin kurucular olduğunu söylemek istiyorum.” diye konuştu.

Mesleği gereği Gümüşhane’nin merkez ve ilçelerini karış karış dolaştığını ve hemen hemen her köye gittiğini ifade eden Kaçıran, “Öncelikle ben bu insanları seviyorum, ailemle  burada olmaktan ve yaşamaktan oldukça mutluyuz, huzurluyuz. Beni tanıyanlar bilirler hep söylerim; Gümüşhane’ye dışarıdan gelenler hep dağların üzerlerine geldiğinden bahsederler, ben ise her seferinde dağları görmediğimi söylerim. Evet, dağları görmüyorum. Çünkü ben dağlardan ziyade içindekilerle ilgileniyorum. Ömrümün tam tamına yarısını bu ilde geçirdim. Bu ilde yeni gelin oldum, anne oldum, iş kadını oldum, inşallah  Allah ömür verirse anneanne, babaanne olacağım. Çocuklarımı inşallah Gümüşhane’de, Gümüşhaneli dostlarımın, hemşehrilerimin katıldığı Gümüşhane horonları ile evlendireceğim.” ifadelerini kullandı.

Gümüşhane’nin ticari, ekonomik, sosyal alanlarda daha çok yol kat etmesi gerektiğini, Gümüşhane’nin yatırımlar bakımından Hükümetten faydalandığını fakat eksiklerinin dee çok olduğunun altını çizen Kaçıran, şunları söyledi: “Gümüşhane coğrafyası açısından, özellikle merkez, Torul ve Kürtün ilçeleri tarım ve hayvancılığa elverişli olmayan yapıya sahiptir. Yine  sanayi anlamında da nasibini alamayan bir ildir. Burada yaşayan insanların okumaktan başka bir çaresi yoktur. Bu nedenle de eğitim olmazsa olmazımızdır. Eğitim de beraberinde göçü getirmektedir. Gençlerimiz okumak için gittikleri şehirlerden geri gelmek istememektedirler, aileler de bunu istemektedirler. Hal böyle olunca da genç nüfus azalmaktadır. Özellikle köylerimizde gençleri, tatiller dışında, görmek mümkün değildir. Hükümetimizin köylere dönüş politikaları Gümüşhane’de pek etkili olmamıştır. Ama bunun yanında  köyünden gurbete çalışmaya giden ve gurbette emekli olan insanlarımız, sıla hasreti ile köylerine dönmekte, bir kaç hafta dahi olsa köylerinin havasını soluyabilmek adına köylerine güzel evler, villalar yaptırarak, bir nevi kısa süreliğine de olsa köye dönüş yapmaktadırlar. Gelinen noktada Gümüşhaneli, milletvekilinden ne istiyor? Gümüşhaneli aslında milletvekilinden çok şey istemiyor; sadece içtenlik ve gerçek samimiyet. İlin eksikleri konusunda vaatlerde bulunmayı uygun bulmuyorum. Çünkü yapılacakların tek kişinin çalışması ile olmayacağını, bir ekip çalışması ile olabileceğini biliyorum. İnşallah aday olmam ve arkasından da vekil olmam durumunda ben hemşehrilerime samimiyet, içtenlik vaat ediyorum. Ben insanımızın telefonda ki sesinden derdini anlayacağımı ve dertlerini derdim addedeceğimi vadediyorum. Ben gerek Gümüşhane’de ki evimin ve gerekse olması halinde Ankara’da ki evimin kapılarının herkese açık olduğunu vadediyorum. Yine Türkiye’nin neresinde hemşehrilerim var ise bunlarında vekili olacağımı vadediyorum. Gümüşhane için ne gerekiyorsa, Gümüşhaneliler ile istişare ederek  yapmayı vaat ediyorum. Özellikle annelerin, kadınların, kızların sesi olacağımı vadediyorum. İnşallah hakkımızda hayırlısı olur. Ben Gümüşhane’ye hizmet yarışında ben de varım diyerek bu yola çıktım. Bu yolun sonunda milletvekili olamayabilirim. Allah’ımın nasibinden başkası olamaz. Ancak olmaması halinde ben yine burada olacağım ve kaldığım yerden hayatıma devam edeceğim inşallah. Çünkü gideceğim başak bir yerim yok. Beni ben yapan herşey, dostlarım, arkadaşlarım, ailem, evim, ekmek teknem burada.”

Kaçıran açıklamasının ardından AK Parti İl Başkanlığına giderek aday adaylığı müracaatını gerçekleştirdi.