İl Başkan Yardımcısı Behçet Necati Gül, terör örgütlerinin ve dış güçlerin ülkeyi bölme planlarının ancak milletin İstiklâl Harbi ruhunu yeniden canlandırmasıyla boşa çıkartılabileceğini belirterek, şu çarpıcı açıklamalarda bulundu: “Türkiye içeriden siyasi gerilimlerle, dışarıdan ise terör tehditleriyle kuşatılmış bir durumda. Millet olarak bu süreçte İstiklâl Marşı’nın taşıdığı ruhu kaybedersek, bağımsızlığımızı da kaybetme riskiyle karşı karşıya kalırız. Bugün bu topraklarda var olmamızın sebebi, 104 yıl önce aynı ruhla ayağa kalkmamızdır. İstiklâl Marşı, bir tarih anlatısı değil, bugün de içinde bulunduğumuz mücadelenin pusulasıdır.”

"İstiklâl Marşı, bu milletin bağımsızlık yeminidir!"

Gül, Türkiye'nin maruz kaldığı tehditlerin sadece dış düşmanlarla sınırlı olmadığını, içeride de ülkeyi bölmeye çalışan odakların olduğunu belirterek, “İstiklâl Marşı, Türk milletinin bağımsızlık yemini, geleceğe bırakılan vasiyetidir. Eğer biz bu yemini unutursak, düşmanlarımız da bize unutturmaya çalışacaktır! 104 yıl önce Mehmet Âkif, bu milletin şahlanışını dizelere döktü. O günkü mücadele neyse, bugün verdiğimiz mücadele de aynıdır. Farklı aktörler, aynı senaryo! Türkiye’yi parçalamak isteyenlere karşı, bu millet bir kez daha ‘Korkma!’ diye haykırmak zorundadır!” diye konuştu.

“Türkiye'nin geleceği tehdit altında”

Türkiye’nin özellikle güney sınırlarında artan terör tehditleri, uluslararası müdahaleler ve içerideki kutuplaşma nedeniyle tarihi bir dönemeçte olduğunu belirten Gül, “Bundan tam 104 yıl önce milletimiz, emperyalist güçlere karşı varoluş mücadelesi verdi. Bugün de benzer bir durumla karşı karşıyayız. Ancak bu kez düşman sadece sınırlarımızda değil, içeride de bölünmeyi körükleyen unsurlar var! Biz, İstiklâl Harbi’ni vererek bu topraklarda can ve mal güvenliği açısından en güvenilir yerin Türk bayrağı olduğunu kanıtladık. Türkiye’nin Doğu ve Güneydoğu bölgesinde devlet otoritesine meydan okuyan terör unsurları, emperyalistlerin taşeronluğunu yapıyor. Ülkemizin her yerinde fitne tohumu ekerek toplumu ayrıştırmaya çalışan yapılar var. Eğer millet olarak bu oyuna gelirsek, sonumuz hiç de iyi olmayacaktır. Biz İstiklâl Harbi'nde sadece cephede savaşmadık. O gün de içeride vatan hainleri vardı. Bugün de içeriden ve dışarıdan Türkiye’yi bölmek isteyenler var. Eğer biz bu milletin geçmişine ve bağımsızlık ruhuna sahip çıkmazsak, geleceğimizi kaybederiz!” dedi.

“Bağımsızlık ruhunu kaybetmek, Türkiye’yi dağıtır”

A Parti İl Başkan Yardımcısı Gül, Türkiye’de siyasi kutuplaşma ve toplumsal ayrışmanın derinleştiğini, bu sürecin ülkenin istikrarına zarar verdiğini vurgulayarak, şu uyarılarda bulundu: “Bugün millet olarak birbirimize düşersek, bizi bir arada tutan değerleri unutursak, İstiklâl Harbi'ni kazanmış olmanın hiçbir anlamı kalmaz! Çünkü bizi güçlü kılan sadece silahlarımız değil, bağımsızlık ruhumuzdu. İstiklâl Marşı, sadece geçmişin hatırası değildir! Bugün de bizi ayakta tutacak olan güç buradadır. Eğer o ruhu kaybedersek, geleceğimizi de kaybederiz! Terör örgütleriyle mücadelenin, sadece güvenlik güçlerimizin omuzlarında olmaması gerekiyor. Millet olarak her birimiz, bu mücadelede yer almak zorundayız. Aksi halde dış güçlerin desteklediği ihanet odakları, Türkiye’nin bölünmesine zemin hazırlayacaktır!”

“Türkiye’nin geleceğini milletin kendisi belirleyecektir!”

Gül, Türkiye'nin ancak birlik içinde ve milli değerlere sahip çıkarak ayakta kalabileceğini belirterek şu mesajı verdi: “Biz kimsenin bize yer tayin etmesine, kimsenin bizi dizayn etmesine izin vermeyiz! Türkiye’nin geleceği, dışarıdan kumanda eden güç odakları tarafından değil, bu milletin kendisi tarafından belirlenecektir! Geleceğin Türkiye’si korkular yerine birlikteliğin güçlü umudundan, milletten yana olmalıdır. Geleceğin Türkiye’si güveni esas alan, bu güveni hiziplerde, ideolojilerde değil, topyekûn millette arayan bir çizginin adı olmalıdır. Geleceğin Türkiye’si milletin ele ele vermesi, göz göze gelmesidir. Açık yürekle, içtenlikle bir arada olmaktır! Geleceğin Türkiye’si, bu ülke evlatlarının tarihin akışına müdahale ederek, bin yılın derinliğinden bugüne taşınan Millî değerlerin ülke kaderinde tayin edici olmaya başlamasıdır. Geleceğin Türkiye’si; kendisini yönetmeye kalkınan, sömüren, yok sayan, ezen, uzaklardan kumanda etmeyi plânlayan güç odaklarına karşı başlatılan ‘ahlaklı’ bir isyandır.”

"A Parti teşkilatları olarak haykırıyoruz!”

İl Başkan Yardımcısı Gül, Türkiye’nin geleceğinin, halkın kendi kaderine sahip çıkmasıyla şekilleneceğini ifade ederek, şu çarpıcı cümlelerle konuşmasını noktaladı: “Şu anda İstiklâl Harbi’nin verilmesine ihtiyaç duyulan şartlar altındayız. Bugün de dün olduğu gibi, Türk milleti boyun eğmeyecek! Teslim olmayacağız, vazgeçmeyeceğiz! Bölünmeye, diz çöktürülmeye, tarih sahnesinden silinmeye çalışan Türkiye’ye karşı biz Genel Başkanımız Sayın Yavuz Ağıralioğlu liderliğinde, A Parti teşkilatları olarak haykırıyoruz. Sen şehit oğlusun, incitme yazıktır Atanı, verme dünyaları alsan da bu cennet Vatanı!”