Hür Dava Partisi (HÜDA PAR) Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Mehmet Yavuz, Avrupa ülkelerinde yaşanan olayları diplomatik bir nezaketsizlik olarak ifade etmenin hafif kaldığını, bu durumun apaçık siyasi bir düşmanlık, organize bir eylem olduğunu söyledi.
Gümüşhane’de İl Başkanı Mehmet Kabayel ve parti mensuplarının katılımıyla Osmanlı Sahancısında yaptığı basın toplantısında konuşan Yavuz, Almanya ile başlayıp Hollanda ile devam eden ve sonra Avrupa’nın geneline yayılan Türkiye’nin siyaset kurumunu aşarak, millete yönelik, devlete yönelik, son eylemler ile saldırı boyutuna gelen olayları HÜDA-PAR olarak şiddetle kınadıklarını söyledi.
Avrupa ülkelerinin bu konuda neredeyse birleştiklerini, bu konunun bir partinin meselesi olarak değil, partiler üstü bir mesele olduğunu algılayıp memlekette yaşayan herkesin bu olaya tepki göstermesi gerektiğini düşündüklerini dile getiren Yavuz, “Bizlerde HÜDA-PAR olarak bu siyasi düşmanlığı, bu diplomatik terbiyesizliği şiddetle kınadığımızı ifade etmek istiyoruz. Bu vesile ile Türkiye’nin 250 yıla yaklaşan Batı Serüvenini sonlandırması gerektiğini düşünüyoruz. Bizler iki asrı aşan süre içerisinde Batı sevdasından vazgeçmeli kendi ana gerçeğimiz olan Doğu Coğrafyasına, İslam Coğrafyasına yönümüzü çevirmeliyiz. Türkiye’nin yapması gereken budur” dedi.
Herhangi bir olay nedeniyle Avrupa ülkelerinin gösterdiği tavırların artık yenilir, yutulur boyuttan çıktığını kaydeden Yavuz, “Biz bunu bir düşmanlık olarak görüyoruz ve bununu gereği olarak Türkiye’nin bir devlet politikası olarak Avrupa’dan yönünü çevirmesini gerektiğini düşünüyoruz” diye konuştu.
Türkiye’de ortaya konan tepkilere bakıldığında bunun bir memleket meselesi olarak görülmesini memnuniyetle karşıladıklarını dile getiren Yavuz, “Bir takım çatlak sesler çıksa da bunun bir parti meselesi değil de parti üstü bir mesele değil de memleket meselesi haline geldiğini görmüş olduğumuzdan da ayriyeten memnuniyet duyuyoruz” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin kendi dinamikleriyle yönünü İslam coğrafyasına çevirerek hem siyasi hem ekonomik hem de kültürel anlamda kendi ayaklarının üstünde durabilecek bir potansiyele sahip olduğuna değinen Yavuz, 16 Nisan tarihinde yapılacak referandumla ilgili görüşlerini ise şöyle açıkladı: “16 Nisan 2017 tarihinde Türkiye bir referanduma gidecek. Avrupa da yaşanan son olaylar ile bu olayı bağımsız olarak ele almamak gerekiyor. Çünkü sayın Cumhur Başkanımız Başta Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere batı devletlerine geliştirmiş olduğu eleştirilerin, karşı taraf tarafında ciddi anlamda rahatsızlıkla karşılandığını görüyoruz. Bu nedenle olayları bağımsız olarak ele almamak gerekiyor. Bizler HÜDA-PAR olarak hem kendi parti programımızda hem de halkımıza verdiğimiz sözde yetkiyi ele geçirdiğimiz takdirde, halkın inanç ve değerleri ile barışık bir anayasayı yapacağımıza dair söz verdik. Esasen halkında beklentisi bu yöndedir. Dolasıyla şuan da yapılan şey 16 Nisan’da yapılacak olan Başkanlık sisteminin hukuki bir alt yapısı hazırlanıyor. Halkın ve bizim beklentimiz bu değil. Yani tümden değişmesi gereken bir anayasa ama bu yapılan düzenlemenin değişecek anayasanın il adımı olduğu düşünüyoruz. Böyle olmasını temenni ediyoruz. Meseleye bu gözle baktığımız için, bütün eksikliklerine ve yetersizliğine rağmen HÜDA-PAR olarak kararımız evet olacak. Memleketin selametine olacak şey budur. Evet ve hayır konusunda ki kamplaşmayı doğru bulmuyoruz. Türkiye’de ortalama 50 milyon seçmen var. Farklı gerekçeler ile hayır ve evet diyecek olanlar var. Bunun bir siyasi tavır olacağını düşünüyoruz.”