3 Aralık 2012 Pazartesi günü yeni Kültür Merkezi’nde İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nce “Şiir Dinletisi ve Ödül Töreni” yapıldı.

Toplantı iki bölümden oluşuyordu. Birinci bölümde kız öğrenciler tarafından sunulan “öğretmen” temalı şiir dinletisi, ikici bölümde ise “Başarı Belgesi” alan öğretmenlere bu belgelerin veriliş töreni vardı.

“Öğretmen” temalı şiir dinletisinde şiir okuyan öğrenciler görevlerini güzel bir şekilde yerine getirirken, şiir dinletisi programlarında Gümüşhane Milli Eğitimi’nin bu işi profesyonellik noktasına taşıdığını takdirle izledik.

İkinci bölümde merkez ilçede başarı belgesi alan öğretmenlerden zannediyorum 30 öğretmene başarı belgeleri verildi.

*    *     *

Biz, bugünkü yazımızda daha çok başarı belgeleri üzerinde duracağız.

Bilindiği gibi;   657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 122. Maddesi,  13/2/2011 tarihli 6111 sayılı torba kanunun 110. Maddesi ile değiştirilmiş, bu değişiklikle takdir belgesi yerine yeni bir uygulama olan başarı ve üstün başarı belgesi uygulaması getirilmişti.

Memurlara başarı belgesi verilmesi gerekçesi, adı geçen yasanın ilgili maddesinde şöyle ifade edilmektedir: “Görevli oldukları kurumlarda olağanüstü gayret ve çalışmaları ile emsallerine göre başarılı görev yapmak suretiyle; kamu kaynağında önemli ölçüde tasarruf sağlanmasında, kamu zararının oluşmasının önlenmesinde ve önlenemez kamu zararlarının önemli ölçüde azaltılmasında, kamusal fayda ve gelirlerin beklenenin üzerinde artırılmasında veya sunulan hizmetlerin etkinlik ve kalitesinin yükseltilmesinde somut olaylara ve verilere dayalı olarak katkı sağladıkları tespit edilen memurlara, merkezde bağlı veya ilgili bakan, illerde valiler, ilçelerde kaymakamlar tarafından başarı belgesi verilebilir. Üç defa başarı belgesi alanlara üstün başarı belgesi verilir…”

*    *    *

Başarı, üstün başarı ve ödülle ilgili yasa değişikliği bu şekilde 13.02.2011 tarihinden beri, yaklaşık iki yıldır uygulamada olan bir husustur.

Takdir, teşekkür belgeleri kaldırılmış yerine başarı ve üstün başarı belgeleri konulmuş. Bunları verecek makam sahipleri de yasada Bakan, Valiler ve Kaymakamlar olarak açıkça belirtilmiştir.

Eskiden beri amirlerin memurlarına teşekkür, takdir gibi belgeleri vermekte çok cimri davrandıkları bilinen bir gerçektir.

Ama artık bu cimriliğin kalkması gerekirdi. Çalışan, gayret sarf eden, dünü ile bugünü farklı olan memurlara başarı belgesi niçin verilmesin? Bu konuda kanunda belirtilen ölçülerde somut kıstaslar belirlenip değerlendirmeler yapılır ve başarı belgesi de üstün başarı belgesi de verilir. Ve verilmelidir de…

*    *    *

Gümüşhane İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nde ve bağlı okul ve kurumlarda çalışan öğretmenler, yöneticiler, memurlar ve diğer çalışanlar bana göre başarı belgesini çoktan hak ettiler.

Son üç yıl içinde Türkiye’nin ilk onunda olmak kolay bir iş değildir? Bu ilin milli eğitim mensupları bu başarıyı sağlamışlarsa değil, 100, 200 kişiye gerekirse yüzlerce kişiye bu belgeler verilmelidir. Bu bağlamda Valimiz Sayın Mayda’nın 06 Aralık 2012 Perşembe günü GÜMÜŞYURT açılışında söylediği “Gümüşhane ancak eğitimle şöhrete kavuşacaktır.” Cümlesinde ifade ettiği hedefe ulaşmanın yollarından biri de hak eden eğitimcilere veya diğer personele bu haklarının karşılığının bir belge ile de olsa verilmesinden geçer.

Valimiz Sayın Dr. Yusuf Mayda’nın, Türkiye’ye örnek olacak şekilde çok sayıda öğretmen ve yöneticiye başarı belgesi imzaladığını duydum.  Bu örnek kararından dolayı Sayın Valimi tebrik ediyorum. Hak edenlere bu belgeler verilmeli ki yeni başarılar gelsin.

*    *    *

Ama; Gümüşhane Milli Eğitim Müdürlüğü sadece okullardaki yönetici ve öğretmenlerden müteşekkil değildir. Başarı varsa bu başarıda memurun da, milli eğitimdeki şube müdürünün de, okullardaki hizmetli ve şoförün de payı olduğu unutulmamalı ve başarı belgeleri bu personel için de düşünülmelidir. Aksi takdirde hem eleştiriye mahal olur, hem de adaletin tecellisi engellenmiş olur diye düşünüyorum.

Eskilerin deyimi ile marifet iltifatı getirmelidir. Bir yerde “başarı marifeti” var ama, iltifat yoksa, orada bir sorun var demektir.

        Yine eskilerin deyimi ile “İnsan ihsanın kölesidir”. Başarılı çalışmaları ile kendisinin bilindiğini, farkındalığının fakında olunduğunu bilen bir memur, bu başarının amirince takdir edildiğini ve belgeye dönüştürüldüğünü görünce kendisine sunulan bu iltifat karşısında emin olun ki gecesini gündüzüne katarak köle gibi çalışacaktır.

*     *     *

3 Aralık 2012 Pazartesi günü otuz öğretmene verilen başarı belgeleri haricinde, başarı belgesi imzalanmış olan diğer yönetici, öğretmen, memur, hizmetli, şoför, teknisyen v.s. nin de başarı belgelerinin belki de en kısa zamanda yapılacak bir geniş organizasyonla sahiplerine verilmesi çok yararlı olur diye düşünüyorum. Çünkü bu başarıların kamuoyu ile paylaşılması da ayrıca yeni bir motivasyonun da başlangıcı olacaktır.

Başarı belgeleri verilirken Sayın Valimizin, milli eğitim müdürlüğünce kendisine sunulan bilgilere göre belgeleri imzaladığını sanıyorum. Bu belgelerin verilişinde mutlaka adaleti sağlayıcı doneler kullanılmıştır. Değerlendirme kıstas ve sonuçları da çok şeffaf şekilde mutlaka tüm personele duyurulmalıdır. Aksi takdirde kaş yapalım derken göz çıkarmak gibi bir sonuca da gidilir ki, bu yanlış olur. Başarı belgesi alamamış personel sebebini sorduğunda en ince ayrıntısına kadar izah edilmeli ve somut belgeler gösterilmelidir.

Bu başarı belgeleri olayı aslında belki de iki tarafı keskin bir bıçaktır. Onun için Milli eğitim yönetiminin bu işi somut, tarafsız ve adil bir şekilde yaparak Sayın Valiye sunması gerekir ki öyle de yapıldığını sanıyorum.

*     *     *

     Sayın Valim; “Başarı Belgesi” uygulamanız için sizi tekrar tebrik ediyor ve tüm Türkiye’ye örnek olmasını temenni ediyorum.