Hem seçmen taşıma hem de Süleymaniye yolunda yıkılan duvarla ilgili yaptığı açıklamada seçmen taşımanın halkın iradesine ipotek konulması anlamına geldiğini ve bu nedenle de bu işe köklü çözüm bulunarak idari yaptırımların artırılması gerektiğini kaydeden Demir, yaşanan bu durumun kavimler göçü gibi bir duruma sebebiyet verdiğini söyledi.
Yaklaşan yerel seçimler nedeniyle aday adaylarının seçimi kazanabilmek için her türlü yolu denediğini kaydeden Demir, “Aynı zamanda bu durum adil olmayan, haksız sonuçların çıkmasına da neden olmaktadır. Mahalli İdare Seçimlerinden maksat o seçim bölgesinde yaşayan insanların demokratik tercihlerini sandığa yansıtmak ve bir 5 yıl için yönetimi belirlemektir. Bu seçim hem geçmiş idareciler açısından bir karne hükmünde olduğu gibi hem de seçmenin beklentilerinin neler olduğu hangi proje ve hizmetleri istediğini de belirleyen bir tercihtir. Herkes yaşadığı, ikamet ettiği yerde oyunu kullansa bu durumda gerçek ve adil olan neticelerin alınması sağlanacak ve halkın iradesi doğru bir şekilde sandığı yansımış olacak ve gerçekten o bölge halkının iradesine göre yönetim şekillenmiş olacaktır” dedi.
Nüfus müdürlüklerinin 1 Ekim tarihine kadar adres taşıma işlemlerini yerine getirmekten diğer işlemleri yapamaz duruma geldiğini hatırlatan Demir, “Bu durumun yaşanmaması için Sayın Valimiz muhtarlarla yapmış olduğu toplantıda bu durumu gündeme taşımış ve idari para cezalarının uygulanacağını ifade etmiş ve yine belediyeler anonslar ile bu durumu ikaz etmiş ise de hiçbir olumlu netice alınamamıştır. Çünkü geçmişte de aynı cezalar gündeme gelmiş ve sonrasında affolunmuştur. Hali ile yol düzen bu şekli ile belirlenmiştir. Kimi muhtar olabilmek için şehirden köye oy taşımış kimi başkan olabilmek için köyden veya başka bir yerleşim yerinden kendi bölgesine oy taşımış böylece düzen hiç aksamadan devem edegelmiştir. En son Kürtün de adayların az çok belirlenmesi ile birlikte normalde 2.500 seçmeni olan ilçede bu oran 4.000 bine dayanmaktadır. Yani bu durum ile o ilçede yaşayan halkın iradesine başka yerlerden oy taşıma ile ipotek konulmaktadır. Bu hali ile o bölgede yaşayan insanın kaderi başka yerlerden taşıma ile gelen seçmen ile oy ile değişmektedir. Halkın iradesine ipotek konulmaktadır. Bu sebep ile bu işe köklü çözüm konulmalı ve idari yaptırımlar artırılmalıdır” diye konuştu.
Süleymaniye yolunda aylardır yapılmayan duvarı eleştirdi
Demir açıklamasında ayrıca Süleymaniye Mahallesine çıkışta İbni Sina Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesisin arka tarafında düşen yolun kenarında yıkılan duvarın oraya konulan ve aylardır orada duran polis barikatlarını da eleştirdi.
Yaklaşık 6-7 ay önce bölgede gerçekleşen trafik kazası sonucu bir aracın yol kenarındaki duvarı yıkmasının ardından bölgeye polis barikatı konulduğunu hatırlatan Demir, “Belediye Başkanlığı yıkılan duvarın yerine yenisi yapılması gerekirken maalesef polis bariyerleri oraya yerleştirilmiş ve kendi haline terk edilmiştir. Bu olay tam anlamı ile mizah yönü ağrı basan bir olay haline gelmiştir. Bizim şehirde yıkılan duvar yerine Belediye Başkanlığı polis bariyerlerini yerleştirmiş ve o hali ile kültür şehrine ayrı bir imaj kazandırmıştır. Yarın öbür gün şehre gelen misafirler “Gümüşhane” yazısının önünde değil de bu polis bariyerlerinin önünde fotoğraf çektirirse hiç kimse yadırgamasın. Çünkü oradan da manzara çok iyi görünmektedir. İşte halimiz ahvalimiz ne seçimleri adil ve hakkaniyetle yapabiliyoruz. Ne de seçimi kazanan adaylar hakkı ile hizmeti yerine getirebilmektedir. En basit bir duvar tamiri için bile yıllarca beklememiz gerekmektedir. Süleymaniye kültür şehri diyoruz. Bilmem kaç tane tur –gezi operatörleri ile anlaştığımızı göğsümüzü gere gere söylüyoruz. O gelen turistler bu görüntü ile karşılaşsa acaba yöneticilerimiz ne diyecek” diye konuştu.