Dünya Kadınlar Günü 8 Mart’ta kutlanmaktadır. Dünya Kadınlar Günü olarak çeşitli rivayetler vardır. Ama önemli olan bu görüşler değil Kadınlar günü olmasıdır.
Bu günü kutlayanların samimiyetine inanmak istiyorum. Çünkü son dönemde kadınlara yönelik şiddet içerikli olayların olması kadınlara yönelik bakış açısı acaba değişti mi? İşte bu sorunun cevabını bulmalıyız.
Kadın kimdir? Kadın da kim oluyor? Ne işe yarar? Erkeğin neyidir? Erkeğin kölesi midir?
Kadın erkeğin yoldaşıdır. Hayat arkadaşıdır. İyi ve kötü günlerde beraberce muhteşem ikilidir. Kadınlar Allah’ın bir emanetidir erkeğe.’’ Sizin en hayırlınız,kadınlara en iyi davrananızdır.’’ hadis-i şerifi gereğince davranmalıyız kadınlara.
Cennet anaların ayağı altındadır. Bağdat gibi diyar, ana gibi yar olmaz. Bunların manasını bilirsek kadına karşı olan bakış açımızda değişir kanısındayım.
Kadın bir meta değildir. Kadınların değeri parayla pulla ölçülmez. Dünyanın zevkleri sadece erkeklere mahsus değildir. Kadınlarında gezmeye,eğlenmeye,gülmeye, konuşmaya hatta yerine göre erkekle yan yana mücadele etme hakkı vardır.Kadın kocasının peşinden giden değil,yanında ona destek olandır.Unutmayalım erkeği vezirde rezilde eden kadındır.Onun için kadınlara iyi davranmalıyız.Çünkü bizi vezir etmelerini beklemek için onlara değer vermeliyiz.
Türk- İslam tarihinde kadının önemli bir yeri vardır. Hakanların eşleri kocalarının yanında devlet yönetiminde söz sahibi olmuşlardır. Türklerin İslam’dan önceki inançlarına göre’’ Han ile Hatun gök ile yerin evlatlarıdır.’’ Kazak Türklerinin bir atasözü şöyledir:’’Birinci zenginlik sağlık, ikinci zenginlik kadındır.’’
İslamiyet gelmeden önce kadının pek değeri yoktu. Hatta Hz. Ömer Müslüman olduktan sonra bir şeye hem çok güldüğünü hem de çok ağladığını söylemiştir. Bu olay helvadan put yapıp ona saygı duyar sonra acıktıkları zamanda onları yemeleriymiş. Kızları da diri diri toprağa gömmeleri aklına geldikçe de çok ağlarmış.
Cumhuriyet kurulduktan sonra da kadına önem verilmeye devam edilmiştir.Edebiyatçı,gazeteci,doktor,polis,hakim,savcı,kaymakam, öğretmen,vali,bakan hatta başbakan dahi olmuşlardır.Ama bunlar yeterli mi ? Tabi ki hayır.
Kadına mevki makamdan daha önemli; ona kendi kişiliğini koruyacak, özünü sözünü koruyacak, namusunu koruyacak, hak ettiği değeri verecek hukuki ve vijdani anlayış gereklidir. Bunları kadınlara verdiğimiz zaman hem kadının dünyaya hem de erkeklere bakış açısı değişecektir.Kadın, aynı zaman da erkeği yetiştiren bir anadır.Bunu da katiyen unutmamalıyız.
Kadınlar bizim baş tacımız olsun
Ver değer, inan o zaman mutlusun
Kadınlar olmazsa, olmaz insanlık
Göster değerini, insanlık olsun. (A.Münir TOK)
Bu günü kutlayanların samimiyetine inanmak istiyorum. Çünkü son dönemde kadınlara yönelik şiddet içerikli olayların olması kadınlara yönelik bakış açısı acaba değişti mi? İşte bu sorunun cevabını bulmalıyız.
Kadın kimdir? Kadın da kim oluyor? Ne işe yarar? Erkeğin neyidir? Erkeğin kölesi midir?
Kadın erkeğin yoldaşıdır. Hayat arkadaşıdır. İyi ve kötü günlerde beraberce muhteşem ikilidir. Kadınlar Allah’ın bir emanetidir erkeğe.’’ Sizin en hayırlınız,kadınlara en iyi davrananızdır.’’ hadis-i şerifi gereğince davranmalıyız kadınlara.
Cennet anaların ayağı altındadır. Bağdat gibi diyar, ana gibi yar olmaz. Bunların manasını bilirsek kadına karşı olan bakış açımızda değişir kanısındayım.
Kadın bir meta değildir. Kadınların değeri parayla pulla ölçülmez. Dünyanın zevkleri sadece erkeklere mahsus değildir. Kadınlarında gezmeye,eğlenmeye,gülmeye, konuşmaya hatta yerine göre erkekle yan yana mücadele etme hakkı vardır.Kadın kocasının peşinden giden değil,yanında ona destek olandır.Unutmayalım erkeği vezirde rezilde eden kadındır.Onun için kadınlara iyi davranmalıyız.Çünkü bizi vezir etmelerini beklemek için onlara değer vermeliyiz.
Türk- İslam tarihinde kadının önemli bir yeri vardır. Hakanların eşleri kocalarının yanında devlet yönetiminde söz sahibi olmuşlardır. Türklerin İslam’dan önceki inançlarına göre’’ Han ile Hatun gök ile yerin evlatlarıdır.’’ Kazak Türklerinin bir atasözü şöyledir:’’Birinci zenginlik sağlık, ikinci zenginlik kadındır.’’
İslamiyet gelmeden önce kadının pek değeri yoktu. Hatta Hz. Ömer Müslüman olduktan sonra bir şeye hem çok güldüğünü hem de çok ağladığını söylemiştir. Bu olay helvadan put yapıp ona saygı duyar sonra acıktıkları zamanda onları yemeleriymiş. Kızları da diri diri toprağa gömmeleri aklına geldikçe de çok ağlarmış.
Cumhuriyet kurulduktan sonra da kadına önem verilmeye devam edilmiştir.Edebiyatçı,gazeteci,doktor,polis,hakim,savcı,kaymakam, öğretmen,vali,bakan hatta başbakan dahi olmuşlardır.Ama bunlar yeterli mi ? Tabi ki hayır.
Kadına mevki makamdan daha önemli; ona kendi kişiliğini koruyacak, özünü sözünü koruyacak, namusunu koruyacak, hak ettiği değeri verecek hukuki ve vijdani anlayış gereklidir. Bunları kadınlara verdiğimiz zaman hem kadının dünyaya hem de erkeklere bakış açısı değişecektir.Kadın, aynı zaman da erkeği yetiştiren bir anadır.Bunu da katiyen unutmamalıyız.
Kadınlar bizim baş tacımız olsun
Ver değer, inan o zaman mutlusun
Kadınlar olmazsa, olmaz insanlık
Göster değerini, insanlık olsun. (A.Münir TOK)