"Lâ tahzen innAllahe meânâ/Üzülme Allah bizimle beraberdir"
Tevbe/39
12 Eylül Darbesini ve dahi sonrasında birçok girişimi, Gezi Olaylarını, 17 ve 25 Aralıkları görmüş, yaşamış biri olarak Rabbim bu ülkeye bir daha göstermesin diye dualar ettiğimiz ancak birçok sütü ve mayası bozukların 15 Temmuz kalkışımı/girişimi partili partisiz, mezhepli mezhepsiz, Kürt ve Türk ve dahi diğer etnik kökenlerin tek bir yumruk olarak aynı payda etrafında bir halka olup tıpkı Atatürk'ün;
"Vatan söz konusu olduğunda gerisi teferruattır" sözü ışığında bir ve beraber olduklarını ve dahi hepimizin Türkiye adlı gemide yaşadığını ve bu geminin altına açılan küçücük bir deliğin hepimizi batırıp boğacağını idrak etmeleri ve her şeye rağmen kucaklaşmaları, dik durmaları her türlü takdirin üzerindedir.
Rabbim 15 Temmuz gecesi rahat yataklarında uyumayıp meydanlara koşan, canını bu vatan uğrunda feda eden, yaralanan, çile ve ızdırap gören tüm kahramanlarımızdan ebeden razı olsun. Onlar bu karanlık günler sonrası selamete çıkacak olan güzel yurdumuzun demokrasi adına ortaya çıkan şaheser eserinin baş aktörleri olarak kalplerimizde ve tarihteki altın sayfalarda yerlerini almışlardır.
Öte yandan çok sevdiğim ve değer verdiğim bir ağabeyimizin;
"15 Temmuz gecesi sokaklarda, meydanlarda, TV'lerde ve sosyal medyada bize destek olmayan sanatçı ve sporcu müsveddelerini ne nöbet noktalarında, ne Çankaya'da ne de Beştepe'de görmek istemiyoruz. Çok net değil mi?" sözlerini de kulak ardı etmemiz gerekmektedir.
Biz yıllardır TV dizilerinde, beyaz perdede, tiyatroda, ve dahi diğer bütün sanat ve edebiyat alanlarında bu vatanın ekmeğini yediği halde bu vatana küfredenleri, aşağılayanları hep başımızın üzerinde gezdirdik. Onlara değer verdik. Ama onlar en zor günümüzde bizim yanımızda yer almadılar.
Gezi Parkı'nda üç beş çam ağacını bahane ederek meydanları dolduran, tazyikli suya göğsünü gerenler elbette tankların paletleri altına uzanan gencin imanını, kamyonu köprüye süren Şerife Ablamızın yüreğini anlayamazlardı.
Helal olsun bu büyük olayda sen/ben, sağcı olsu, dinci/dinsiz, Türk/Kürt demeden yatağında uyuyup geleceğini bir 30 yıl daha geriye itekleme yerine ayağa kalkıp kıyama durup şahadeti göze alan güzel memleketimin yiğit insanlarına.
Lanet olsun bu aziz memleketin ekmeğini yiyip, beslenip ve de büyüyüp, inanan saf ve masum insanları kullanıp bu memleketi karanlığa, yeise ve felakete sürüklenmesine dolaylı yada dolaysız sebep olanlara.
Helal olsun..! 15 Temmuz gecesi ve dahi sonrasında Başkomutanımızın verdiği emri yerine getirerek meydanları dolduranlara, davaya inananlara, alanı terk etmeyenlere, sabredenlere, şükredenlere, dua edenlere..
Lanet olsun..! Bu ülkenin garip vatandaşlarının vergileriyle, alın teriyle ve desteğiyle okuyan, maddi ve manevi isim yapan, her ay 20 Bin TL üzerinde maaş ve kazanımlar elde eden ancak neticesinde vatanımızı kaosa, karanlığa ve felakete sürükleyenlere...
Helal olsun emekli ve asgari ücretle geçindiği halde haline şükreden ve en zor gününde bu aziz vatana sahip çıkarak bir Kurtuluş Savaşı zaferine ulaşan asıl/asil ve gerçek kahraman vatan evlatlarına.
Tarih şüphesiz bir taraftan bu vatanı bir post uğruna satanlarını ve diğer yandan bu vatan uğrunda canını Cennet karşılığı Rabbim'e satanlarını da asla unutmayacaktır.
ALLAH BİZİMLE BERABERDİR
Paylaş