OZAN ARİF VE AYNA ŞİİRİ

Beş sene evvel bugün Hakk’a yürüdü büyük ozan. Onu dünün gençliği anlayamadı haliyle bugünün gençliği de yeterince bilemedi. Gençlik yıllarımızın haykıran milliyetçi ve imanlı bir sesi olmuştu. Her şiiri her destanı manalı ve ders verir nitelikteydi. Zira en kutsal dediğimiz öğretmenlik mesleğine mensuptu.

Öylesine milli ve manevi teçhizat ile donanmıştı ki henüz 15 yaşında yazdığı ONA YANARIM şiiri ile ileride bu ülkede ve Avrupa’da iz bırakacağı anlaşılıyordu.  

Ayşe Fatma değil beni ağlatan,
Gülmeden ölürsem ona yanarım.
Ağlatan TURAN’DIR başka bir vatan,
Bulmadan ölürsem ona yanarım.

Gençlik yıllarımda adını çokça duysam da türkülerini, destanlarını fazla dinleme, anlama ve anlatma şansım olmadı maalesef. Ozan Arif’i hakiki manada keşfetmek çok uzun yıllar sonra tesadüf eseri oldu.

Mesleğimim dokuzuncu yılı yani 2003 yılında Gümüşhane merkez Kocayokuş (Tarhanas) Köyü Müdür Yetkili Öğretmeni olarak görev yapıyorum. O yıl okul olarak tüm öğrencilerimi görevlendirerek 23 Nisan Bayramını tüm köylülerimizin katılımıyla kutlama fırsatımız oldu. Sağ olsun Kamber Zor ağabeyimiz başından sonuna kadar bu programı kameraya aldı. Bende sonradan bunu CD haline getirip tüm öğrencilerimize dağıtmıştım.

Programın kısa bir zaman öncesinde Kamber Abimizin biricik evladı milliyetçi muhafazakâr bir genç kardeşimiz Muhammet Zor yanıma gelerek programda kendisine yer vermemi istedi. Ben önce sıcak bakmasam da sonradan köylü ile okulun birliği açısından uygun görerek ona yer verdim. İyi ki de vermişim diyorum. Zira program içinde büyük ozanımız Ozan Arif’in “Büyü Yavrum Büyü” ile “Ayna” şiirini ozanın ses tonlamasıyla ve gür sesiyle okuması hem köylülerimizde ve hem de bende büyük bir tesir yaptı.

Sonrasında özellikle bugünün gençliğine adeta bir manifesto özelliği taşıyan, her Müslüman Türk’ün bir nevi yol haritasını çizen, eğer manidar sözleri iyi idrak edilerek uygulamaya konulursa hem dünyevi ve hem de uhrevi saadetin kapılarını aralayacak olan AYNA şiirinin müptelası oldum. Gümüşhane Zafer Meydanında, sendikada, bir dost meclisinde, cenazede, düğünde, hemen her seminerde, derste veyahut fırsat bulduğum her ortamda mutlaka bir şekilde bu şiiri bilerek ve isteyerek okuyarak üstümdeki sorumluluğu bertaraf etmenin büyük hazzını taşıyorum.

Kim bilir belki sizlerin de yol haritasına az da olsa yön verecek, yaptığı hataları bertaraf edecek, belki yeni bir bakış açısına sevk edecek bu şiirin her kıta, her mısra ve her hecesine kadar özümseyerek okumanızı, çevrenize anlatmanızı istirham ediyorum. Şiiri okuyunca evet hocam gerçekten haklıymışsınız diyeceğinizi değerli yorumlarınızı yaparak görmek istiyorum. Bu muhteşem şiir ile değerli büyük ozanımız Ozan Arif’i rahmet ve minnetle anıyor ve çok ama çok arıyoruz. Mekânın Cennet olsun inşallah.

Müslümanlar neden böyle perişan?
Sebebini sorup arıyor muyuz?
Bence bu işin sebebi Müslüman
Acaba farkına varıyor muyuz?

Müslümanlık çünkü adımız bizim.
Adımız gibi mi tadımız bizim?
Eksik mi dedimiz, kodumuz bizim?
Fitnesiz, fesatsız duruyor muyuz?

İslâm'ın şartı beş, imanın altı,
Diyerek işleriz her türlü haltı
Aklımıza gelmez toprağın altı.
Emaneti sağlam koruyor muyuz?

Esiri olmuşuz malın, servetin,
Zinanın, şehvetin, kovu, gıybetin,
Vatanın, milletin, dinin, devletin,
En ufak işine yarıyor muyuz?

Bu devirde, kimin kötü hali var?
Şimdi, itin bile özel yalı var.
Hepimizin, iyi-kötü malı var.
Fitreyi, zekâtı veriyor muyuz?

Birbirine düşman zenginle fakir,
Birinde hamd eksik, birinde şükür,
Hepimizde ayrı, değişik fikir,
Birlikte üç adım yürüyor muyuz?

Elin gözündeki çöpleri tek, tek,
Görüp gösteririz, kaçırmayız pek
Kendi gözümüzde mertek var, mertek.
Biz, bizdeki suçu görüyor muyuz?

Neyi öğreniyor, neyi duyuyor,
Karnı evde, beyni nerde doyuyor.
Oğlumuz, kızımız, nasıl büyüyor,
Üstüne kol kanat geriyor muyuz?

Kitabımız Kur'an ilim kokuyor,
Kaç Müslüman günde açıp okuyor?
Okuyan da işte öyle okuyor.
Manasına kafa yoruyor muyuz?

Mademki her nefis Hakk'tan hediye,
Dünya için Hakk’ı unutmak niye, 
Bugün Allah için ne yaptım diye,
Akşam kendimize soruyor muyuz?

ARİF olan ham laf etmez gardaşım,
Bir destanla bu dert bitmez gardaşım,
Müslümanım demek yetmez gardaşım,
Müslümanca hayat sürüyor muyuz?