Gidene güle güle, yeni gelene “hoş geldiniz” demek usuldendir. Gümüşhanemizin yeni Valisi Sayın Yücel Yavuz’a “hoş geldiniz” diyorum. Gümüşhane Valiliğiniz hayırlı olsun. Bu kentte görev yapıp ta ayrılan bürokratlar gelirken biraz buruk giderken de bir o kadar gözyaşı içinde ve hüzünle ayrıldıkları bilinen gerçeklerdendir. Umarım bu gerçeği sizlerde yaşayacaksınız. Gümüşhane işte böyle kadim bir kent. Kendisine hizmet edenleri büyütür ve her zaman hayırla yad eder.
Sayın Valim; geride kalan bir aylık zaman dilimi içerisinde fırsat buldukça yaptığınız çevre gezilerinde vadideki bu kentin dağlarından bal yağ akmadığını bizzat gördünüz.
İlk kez gelenlerin ifadelerine göre: Dağlar; bakıldığında sanki insanın üstüne geliyormuş gibi bir izlenim bırakıyormuş. Sayın Valim bu durumdan sakın korkmayın. Hizmet edenler hizmetin meyvesini aldıkça dağların nasıl da geriye çekilerek uzaklaştığını görüyor büyük bir mutlulukla bu gerçeği yaşıyor; ayrılırken de gözleri yaşlı olarak ayrılıyorlar. Dağlardan söz etmişken yeri geldiği için hatırlatalım: Yurtdışı, Avusturya gezisinden dönen bir Sayın Vali yaptığı basını bilgilendirme toplantısında çok önemli bir konuya vurgu yaptı. “Dağlar kalkınmamıza engel değil, avantajdır” dedi. Yani eşsiz doğa harikası olan dağlarımız ve yaylalarımızı Yeşil yol Projesi ile turizme kazandırılması gerçeğine işaret etmişti. Devlette devamlılık ilkesi kapsamında Samsun’dan başlayıp Gürcistan sınırına kadar devam edecek olan 1600 km.lik Yeşil Yol Projesinde yer alan ilimiz sınırları içerisindeki 460 km.lik kısım bürokrat oligarşisine takılmadan devam ettirilmelidir diye düşünmekteyiz.
Aslında daha yapılacak çok iş var. Geri kalmışlığımız devletin ve valilerin kusuru değil. Neyi nasıl isteyeceğimizi, öncelikli ihtiyaçlarımızı sıralamadaki beceriksizliğimizden kayanklandığını artık biliyoruz. Şiran ilçemizle yol bağlantımızın olmadığı ayıbından biran önce kurtulmalıyız. 10 yıldır devam eden Süleymaniye Turizm ve Kış Sporları projesinde sona gelindiğini biliyoruz. Selefinize nasip olmayan açılışı inşallah siz gerçekleştirirsiniz diye ümit etmekteyiz.
(2 T+E)=Tarım, Turizm ve Eğitim formülü ile özetlenen Gümüşhane kalkınmasına engin birikiminizle artı değer kazandıracağınıza halk olarak inanıyor ve de güveniyoruz. Şimdilik söylenecek tek söz bekleyelim, görelim.
Ancak önsezilerim beni yanıltmıyorsa seveceğimiz bir vali olmanız yüksek ihtimal dahilinde. Burada bir paragraf açarak biz gazetecilere halkımızın sıkça sorduğu Valimiz nasıl? sorusuna değinmek istiyorum; Valinin nasıl olması veya olmaması gerektiği değerlendirmesi elbette haddimize değil, ancak; Halkımız; Makamına ve aracına kapalı kalmayan, halkın arasına giren, çarşı-Pazar dolaşan sırça köşkü sadece ikametgâhı olarak gören, devletle halkı barışık tutan bir vali profili ile özdeşleşmeyi arzu etmektedir.
Sayın Valim, sivil toplum kuruluşlarına verdiğiniz önemin ilk adımını yerel basın mensupları ile buluşarak gerçekleştirmiş olmanızın onurunu bize yaşatmış olmanızın ağır yükü altında hizmet akışına elimizden geldiğince destek vermek bir nevi kamu görevi yapan basın mensupları olarak elbette ki boynumuzun borcudur.
Gümüşhane Gazeteciler Cemiyeti başkanı olarak ilk toplantınıza il dışında olduğum için katılamadım.
Mesajlarınız, hizmet versiyonunun algı tarafı olarak özellikle biz yerel basın mensuplarını ziyadesi ile memnun etmiş ve heyecanlandırmıştır.
-Gümüşhane’ye Vali olmak onurdur
-Başarı hepimizin, başarısızlık ise bana aittir. Özlü sözleriniz bir mülki amirin arzu edilen profilini ortaya koyması bakımından çok önemli ifadelerdir. Güven verici söylemlerdir.
Ben de diyorum ki!
Tarihe not düşme adına yaşadıklarımı ve gördüklerimizi dikkate alarak kırk yılı aşkın bir süre kamuda görev yapmış, bürokrasiyi bilen bir kişi olarak şimdide kendi çapında bir basın mensubu ve köşe yazarı olarak il hizmetlerinin itici gücü olmaya çalışıyorum. Ortaya konmuş misyonumuz içerisinde ilimizin her türlü etkinliğinde destek olmadaki azim ve kararlılığımız dün olduğu gibi bundan sonrada elbette ki devam edecektir. Bu duygularla yeni Valimiz Yücel Yavuz bayraklı arabanın hakkını vermekle kalmayıp meşhur Vali kitabına adı geçecek valilerden birisi olmasını diliyor, kendilerine hoş geldiniz diyorum.
Sayın Valim; geride kalan bir aylık zaman dilimi içerisinde fırsat buldukça yaptığınız çevre gezilerinde vadideki bu kentin dağlarından bal yağ akmadığını bizzat gördünüz.
İlk kez gelenlerin ifadelerine göre: Dağlar; bakıldığında sanki insanın üstüne geliyormuş gibi bir izlenim bırakıyormuş. Sayın Valim bu durumdan sakın korkmayın. Hizmet edenler hizmetin meyvesini aldıkça dağların nasıl da geriye çekilerek uzaklaştığını görüyor büyük bir mutlulukla bu gerçeği yaşıyor; ayrılırken de gözleri yaşlı olarak ayrılıyorlar. Dağlardan söz etmişken yeri geldiği için hatırlatalım: Yurtdışı, Avusturya gezisinden dönen bir Sayın Vali yaptığı basını bilgilendirme toplantısında çok önemli bir konuya vurgu yaptı. “Dağlar kalkınmamıza engel değil, avantajdır” dedi. Yani eşsiz doğa harikası olan dağlarımız ve yaylalarımızı Yeşil yol Projesi ile turizme kazandırılması gerçeğine işaret etmişti. Devlette devamlılık ilkesi kapsamında Samsun’dan başlayıp Gürcistan sınırına kadar devam edecek olan 1600 km.lik Yeşil Yol Projesinde yer alan ilimiz sınırları içerisindeki 460 km.lik kısım bürokrat oligarşisine takılmadan devam ettirilmelidir diye düşünmekteyiz.
Aslında daha yapılacak çok iş var. Geri kalmışlığımız devletin ve valilerin kusuru değil. Neyi nasıl isteyeceğimizi, öncelikli ihtiyaçlarımızı sıralamadaki beceriksizliğimizden kayanklandığını artık biliyoruz. Şiran ilçemizle yol bağlantımızın olmadığı ayıbından biran önce kurtulmalıyız. 10 yıldır devam eden Süleymaniye Turizm ve Kış Sporları projesinde sona gelindiğini biliyoruz. Selefinize nasip olmayan açılışı inşallah siz gerçekleştirirsiniz diye ümit etmekteyiz.
(2 T+E)=Tarım, Turizm ve Eğitim formülü ile özetlenen Gümüşhane kalkınmasına engin birikiminizle artı değer kazandıracağınıza halk olarak inanıyor ve de güveniyoruz. Şimdilik söylenecek tek söz bekleyelim, görelim.
Ancak önsezilerim beni yanıltmıyorsa seveceğimiz bir vali olmanız yüksek ihtimal dahilinde. Burada bir paragraf açarak biz gazetecilere halkımızın sıkça sorduğu Valimiz nasıl? sorusuna değinmek istiyorum; Valinin nasıl olması veya olmaması gerektiği değerlendirmesi elbette haddimize değil, ancak; Halkımız; Makamına ve aracına kapalı kalmayan, halkın arasına giren, çarşı-Pazar dolaşan sırça köşkü sadece ikametgâhı olarak gören, devletle halkı barışık tutan bir vali profili ile özdeşleşmeyi arzu etmektedir.
Sayın Valim, sivil toplum kuruluşlarına verdiğiniz önemin ilk adımını yerel basın mensupları ile buluşarak gerçekleştirmiş olmanızın onurunu bize yaşatmış olmanızın ağır yükü altında hizmet akışına elimizden geldiğince destek vermek bir nevi kamu görevi yapan basın mensupları olarak elbette ki boynumuzun borcudur.
Gümüşhane Gazeteciler Cemiyeti başkanı olarak ilk toplantınıza il dışında olduğum için katılamadım.
Mesajlarınız, hizmet versiyonunun algı tarafı olarak özellikle biz yerel basın mensuplarını ziyadesi ile memnun etmiş ve heyecanlandırmıştır.
-Gümüşhane’ye Vali olmak onurdur
-Başarı hepimizin, başarısızlık ise bana aittir. Özlü sözleriniz bir mülki amirin arzu edilen profilini ortaya koyması bakımından çok önemli ifadelerdir. Güven verici söylemlerdir.
Ben de diyorum ki!
Tarihe not düşme adına yaşadıklarımı ve gördüklerimizi dikkate alarak kırk yılı aşkın bir süre kamuda görev yapmış, bürokrasiyi bilen bir kişi olarak şimdide kendi çapında bir basın mensubu ve köşe yazarı olarak il hizmetlerinin itici gücü olmaya çalışıyorum. Ortaya konmuş misyonumuz içerisinde ilimizin her türlü etkinliğinde destek olmadaki azim ve kararlılığımız dün olduğu gibi bundan sonrada elbette ki devam edecektir. Bu duygularla yeni Valimiz Yücel Yavuz bayraklı arabanın hakkını vermekle kalmayıp meşhur Vali kitabına adı geçecek valilerden birisi olmasını diliyor, kendilerine hoş geldiniz diyorum.