Gümüşhane'yi geleceğe taşımayı amaçlayan tanıtım etkinlikleri 12-15 Nisan 2012 günlerinde Ankara'da gerçekleştirildi. Diğer iller yaptığına göre bizim il'imizin de yapmasında elbette sakınca yoktur.
Özel bir TV kanalından kısmen izleme imkanı bulduğumuz etkinliklerin amaca ulaşmadaki rolünü sağlıklı bir biçimde değerlendirmek için, tanıtım ve vizyon sözcüklerini, kısaca tanımlayarak siz değerli okurlarımıza yardımcı olmaya çalışalım.
Tanıtım; bir kuruluşun ya da firmanın ürettiği ürün ve hizmetlerini, onların özelliklerini, kurumsal kimliğini, üretim biçimini, teknolojisini, ürettiği unsurlara yüklediği duygusal bağlarla birlikte geniş halk kitlelerine, onların tüm bunları sahiplenmesini, benimsenmesini, istenmesini sağlayacak şekilde anlatmasıdır. Firmalar bu bilgilendirme çalışmalarını (Tüketiciye Ulaşma) televizyon kanalları, açık hava tanıtımı, radyolar, gazete gibi kitle iletişim araçlarıyla ve reklam veya tanıtım ajansları aracılığı ile yapmaktadırlar. Günümüzde ise bu yatırımlar ekseriyetle bilgisayarlar üzerinden tanıtılmaktadır.
Vizyon ise; uzun bir gelecekte ulaşmak istediğimiz durum ya da ulaşılmak istenen farklılaştırılmış bir gelecek düşüncesi ve geleceği ön görmek olarak tanımlanıyor. Örneğin; beş yıl sonra bir bahar sabahı güne başladığımda o gün nasıl bir evde uyanmalıyım gibi...
Bu tanımlamalara göre turizmi bir kenara koyarsak yöresel el sanatları ve gıda maddelerinin tanıtımında sorun yok. Panellerin dinleyicisiz olması sorun değil kültürel etkinlikler başarıyla sergilendi. Kul Nuri ve Hüseyin Bay'ın halkı coşturması gayet doğaldı. İlk günkü açılış konuşmalarında her ne kadar GÜDEF yöneticileri ön plana çıkmada birbirinin ayağına basmaya çalışmış olsalar da konuşmalara damgasını vuran İçişleri Bakanı Sayın İdris Naim Şahin oldu. Gümüşhane'nin turizmini; Süleymaniye Mahallesi Açık Müzesini, Satala Antik Kentini, Santa Manastırını, Köse Havaalanı gibi öncelikli sorunlarını bir bir sıralayan Sayın Bakan Gümüşhane'de konuk edilmeyi ve ödüllendirilmeyi hak etmiş sayılmaz mı?
Bu katkıyı sağlayan Valimiz sayın Dr. Mayda'yı da elbette tebrik etmek gerekiyor.
Zülfiyare dokunarak yazımızı sonlandıralım. Konuşanlar arasında hemşehrimiz eski Bakan M. Oltan Sungurlunun yer almamış olması izleyenler tarafından acımasızca eleştirilirken böyle bir eksikliğe neden yer verildi diye de sormadan geçmek olmaz. Sayın Sungurlu bir selamlama konuşması yaparak belki de bu tanıtıma en büyük katkıyı sağlamış olabilirdi diye de düşünmekten kendimizi alamıyoruz.
Kanaatim odur ki; Gümüşhane'nin genel tanıtımı sadece senede bir kaç gün değil yıl boyunca yapılması daha yararlı olur. Bu işin dernekler aracılığı ile değil tanıtım ajansları aracılığı ile yapılmasında zaruret vardır diye düşünmekteyim. Çünkü bir kaç gün için harcanan milyon TL'ye varan giderler en az 10 TV ye verilecek reklam giderlerinden daha da az olur kanaatindeyim. Üstelik ilimizin bir ay boyunca ortaya koyduğu insan gücü atıl durumda kalmaz harcanan zamanda boşa gitmez.
Şimdi soralım?
GÜMÜŞHANE TANITIM GÜNLER BİR VİZYON OLUŞTURABİLDİ Mİ?
Özel bir TV kanalından kısmen izleme imkanı bulduğumuz etkinliklerin amaca ulaşmadaki rolünü sağlıklı bir biçimde değerlendirmek için, tanıtım ve vizyon sözcüklerini, kısaca tanımlayarak siz değerli okurlarımıza yardımcı olmaya çalışalım.
Tanıtım; bir kuruluşun ya da firmanın ürettiği ürün ve hizmetlerini, onların özelliklerini, kurumsal kimliğini, üretim biçimini, teknolojisini, ürettiği unsurlara yüklediği duygusal bağlarla birlikte geniş halk kitlelerine, onların tüm bunları sahiplenmesini, benimsenmesini, istenmesini sağlayacak şekilde anlatmasıdır. Firmalar bu bilgilendirme çalışmalarını (Tüketiciye Ulaşma) televizyon kanalları, açık hava tanıtımı, radyolar, gazete gibi kitle iletişim araçlarıyla ve reklam veya tanıtım ajansları aracılığı ile yapmaktadırlar. Günümüzde ise bu yatırımlar ekseriyetle bilgisayarlar üzerinden tanıtılmaktadır.
Vizyon ise; uzun bir gelecekte ulaşmak istediğimiz durum ya da ulaşılmak istenen farklılaştırılmış bir gelecek düşüncesi ve geleceği ön görmek olarak tanımlanıyor. Örneğin; beş yıl sonra bir bahar sabahı güne başladığımda o gün nasıl bir evde uyanmalıyım gibi...
Bu tanımlamalara göre turizmi bir kenara koyarsak yöresel el sanatları ve gıda maddelerinin tanıtımında sorun yok. Panellerin dinleyicisiz olması sorun değil kültürel etkinlikler başarıyla sergilendi. Kul Nuri ve Hüseyin Bay'ın halkı coşturması gayet doğaldı. İlk günkü açılış konuşmalarında her ne kadar GÜDEF yöneticileri ön plana çıkmada birbirinin ayağına basmaya çalışmış olsalar da konuşmalara damgasını vuran İçişleri Bakanı Sayın İdris Naim Şahin oldu. Gümüşhane'nin turizmini; Süleymaniye Mahallesi Açık Müzesini, Satala Antik Kentini, Santa Manastırını, Köse Havaalanı gibi öncelikli sorunlarını bir bir sıralayan Sayın Bakan Gümüşhane'de konuk edilmeyi ve ödüllendirilmeyi hak etmiş sayılmaz mı?
Bu katkıyı sağlayan Valimiz sayın Dr. Mayda'yı da elbette tebrik etmek gerekiyor.
Zülfiyare dokunarak yazımızı sonlandıralım. Konuşanlar arasında hemşehrimiz eski Bakan M. Oltan Sungurlunun yer almamış olması izleyenler tarafından acımasızca eleştirilirken böyle bir eksikliğe neden yer verildi diye de sormadan geçmek olmaz. Sayın Sungurlu bir selamlama konuşması yaparak belki de bu tanıtıma en büyük katkıyı sağlamış olabilirdi diye de düşünmekten kendimizi alamıyoruz.
Kanaatim odur ki; Gümüşhane'nin genel tanıtımı sadece senede bir kaç gün değil yıl boyunca yapılması daha yararlı olur. Bu işin dernekler aracılığı ile değil tanıtım ajansları aracılığı ile yapılmasında zaruret vardır diye düşünmekteyim. Çünkü bir kaç gün için harcanan milyon TL'ye varan giderler en az 10 TV ye verilecek reklam giderlerinden daha da az olur kanaatindeyim. Üstelik ilimizin bir ay boyunca ortaya koyduğu insan gücü atıl durumda kalmaz harcanan zamanda boşa gitmez.
Şimdi soralım?
GÜMÜŞHANE TANITIM GÜNLER BİR VİZYON OLUŞTURABİLDİ Mİ?